Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
MALTREAT : English Turkish

v. kötü davranmak, eziyet etmek, hırpalamak

MALTREATMENT : English Turkish

n. eziyet, hırpalama, kötü davranma

MALTSTER : English Turkish

n. maltçı

MALTY : English Turkish

adj. malt gibi, maltlı

MALUKU ISLANDS : English Turkish

n. Maluku Adaları, Moluccas, Endonezya adaları

MALUS : English Turkish

n. bir soyadı; Etienne Louis Malus (
1812), yansımaya bağlı ışığın polarizasyonunu keşfeden Fransız topçu subayı ve fizikçi; elma ağaçları cinsi

MALVACEOUS : English Turkish

adj. ebegümecigillerden

MALVASIA : English Turkish

n. Yunanistan'da bir köy

MALVERSATION : English Turkish

n. rüşvet yeme, zimmete geçirme, kötüye kullanma

MAM : English Turkish

n. anne

MAM'SELLE : English Turkish

n. bir kız yada evli olmayan kadına hitap ederken saygı belirtir ön ek (Fransızca)

MAMA : English Turkish

n. anne

MAMAMEDIA : English Turkish

n. Mamamedia Şirketi, çocuklar için İnternet tabanlı eğlence ve eğitim faaliyetleri geliştiren Amerikan şirketi

MAMASAN : English Turkish

n. hanım [jap.]

MAMBA : English Turkish

n. mamba, zehirli afrika yılanı

MAMBO : English Turkish

n. mambo

MAMELON : English Turkish

n. meme gibi tepecik

MAMELUKE : English Turkish

n. memluk, köle, mısır köle sınıfı

MAMET : English Turkish

n. bir soyadı; David Mamet (1947 doğumlu), ABD'li oyun yazarı ve film yönetmeni

MAMIE : English Turkish

n. bir bayan ismi (Mary veya Margaret'in bir şekli)

MAMILLA : English Turkish

n. meme

MAMILLARY : English Turkish

adj. memeye ait, meme gibi

MAMILLATE : English Turkish

adj. meme şeklinde, memeli

MAMMAL : English Turkish

n. memeli

MAMMALIA : English Turkish

n. vücutlarını kaplayan tüylere sahip olan ve yavrularını beslemek için süt salgılayan sıcak kanlı omurgalı hayvanlar sınıfı