English Turkish
MAVERICK : English Turkish
n. damgalanmamış dana, sahipsiz buzağı, başına buyruk tip, partiyle uyumsuz politikacı
MAVIS : English Turkish
n. ardıçkuşu
MAW : English Turkish
n. kursak, gırtlak, anne
MAWKISH : English Turkish
adj. iğrenç, tiksindirici, aşırı içli
MAWLAMYINE : English Turkish
n. Moulmein, Myanmar'da (Burma) bir şehir
MAWLANA : English Turkish
n. Mevlana, Rumi, Celaleddin Rumi, Mevlana Celaleddin Rumi, Celaleddin Muhammed Rumi (
1273), Türk Sufi ve en büyük manevi şairlerden biri, teolog ve Sufizm öğreticisi
MAWLANA JALALUDDIN RUMI : English Turkish
n. Mevlana celaleddin-i Rumi, Rumi, Mevlana, Celaleddin Rumi, Celaleddin Muhammed Rumi (
1273), Türk Sufi ve en büyük manevi şairlerden biri, teolog ve Sufizm öğreticisi
MAX : English Turkish
n. bir erkek ismi
MAX : English Turkish
maksimum, azami
MAX BECKMANN : English Turkish
n. (
1950) Alman dışavurumcu ressam ve grafiker, üç parçalı tablo "Departure" un yaratıcısı
MAX DELBRUCK : English Turkish
n. (
1981) virüslerin iç yapıları ve mekanizmaları hakkındaki çalışmalarından ötürü 1969 Nobel Tıp ve Fizyoloji Ödülü'nü (Salvador Edward Luria ve Alfred Hershey ile) paylaşan Alman biyolog
MAX ERNST : English Turkish
(
1976) Alman sürrealist ressam, Dada hareketinin kurucularından biri, frottage tekniğinin geliştiricisi
MAX MÜLLER : English Turkish
n. Friedrich Max Muller (
1900), Sanskrit dili ve edebiyatı üzerine çalışmaları ile tanınan İngiliz filolog ve oryantelist (Almanya doğumlu)
MAX NORDAU : English Turkish
n. (
1923, Simcha Meir Zeigerfeld olarak doğan) Macar jinekolog ve yazar, Siyonist lider, (
-
) Siyonist Kongrelerinin başkanı
MAX PLANCK : English Turkish
n. Max Karl Ernst Ludwig Planck (
1947), Alman fizikçi, quantum fiziğinin babası, 1918 Nobel Fizik Ödülü sahibi
MAX ROACH : English Turkish
n. (1924 doğumlu) ünlü Afro-Amerikalı caz davulcusu ve sözünü sakınmayan insan hakları savunucusu (Dizzy Gillespie ve Charlie Parker gibi diğer ünlü müzisyenlerle birlikte kaset yapan)
MAX RUDOLF : English Turkish
n. (
1995) Alman asıllı ünlü ABD'li orkestra şefi
MAXI : English Turkish
n. maksi, uzun etek
MAXI : English Turkish
pref. maksi, uzun
MAXI : English Turkish
adj. maksi, uzun, büyük
MAXILLA : English Turkish
n. çene kemiği
MAXILLAR : English Turkish
adj. çene kemiğine ait
MAXILLARY : English Turkish
adj. çene kemiğine ait
MAXILLARY GLAND : English Turkish
n. çene altı bezi
MAXIM : English Turkish
n. vecize, özdeyiş, özlü söz
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani