Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

MISAPPROPRIATION : English Turkish

n. güveni kötüye kullanma, suistimal, emanete hıyanet

MISBECOME : English Turkish

v. uygun olmamak

MISBEGOTTEN : English Turkish

adj. gayri meşru, piç, alçak

MISBEHAVE : English Turkish

v. yaramazlık etmek, edepsizlik etmek

MISBEHAVIOR : English Turkish

n. yaramazlık, terbiyesizlik

MISBEHAVIOUR : English Turkish

n. yaramazlık, terbiyesizlik

MISBELIEF : English Turkish

n. yanlış inanç, inançsızlık

MISBELIEVE : English Turkish

v. inanmamak, yanlış inancı olmak

MISBELIEVER : English Turkish

n. kâfir, imansız

MISCALCULATE : English Turkish

v. yanlış hesaplamak, hesap hatası yapmak

MISCALCULATION : English Turkish

n. yanlış hesap

MISCALL : English Turkish

v. yanlış adlandırmak, yanlış karar vermek (hakem), sövüp saymak [brit.]

MISCARRIAGE : English Turkish

n. düşük, çocuk düşürme, suya düşme, boşa çıkma, başarısızlık

MISCARRIAGE OF JUSTICE : English Turkish

adli hata

MISCARRY : English Turkish

v. çocuk düşürmek, düşük yapmak, başaramamak, suya düşmek, ters gitmek

MISCAST : English Turkish

v. yanlış rol dağıtımı yapmak

MISCEGENATION : English Turkish

n. ırkların karışması, beyazlarla zencilerin melezleşmesi

MISCELLANEOUS : English Turkish

adj. çeşitli, karışık, türlü türlü

MISCELLANY : English Turkish

n. derleme

MISCHANCE : English Turkish

n. tâlihsizlik, şanssızlık

MISCHIEF : English Turkish

n. yaramazlık, haylazlık, şeytanlık, zarar, hasar, fesat

MISCHIEF MAKER : English Turkish

fesatçı, kötülük eden kimse, ara bozucu, ortalığı karıştıran

MISCHIEVOUS : English Turkish

adj. yaramaz, zarar verici, zararlı, afacan

MISCHIEVOUSNESS : English Turkish

n. yaramazlık

MISCHOOSE : English Turkish

v. yanlış seçmek, yanlış seçim yapmak