Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
NIGHT STOP : English Turkish

aracı gece vakti park etmek için olan yer

NIGHT TABLE : English Turkish

komodin, yatağın yanında bulunan küçük masa

NIGHT TO FALL : English Turkish

v. karanlık basmak

NIGHT TRAIN : English Turkish

gece treni, gece yolculuk yapan tren, uyumak için içinde ranzalar bulunan tren

NIGHT TRIAL : English Turkish

gece yapılan duruşma

NIGHT VISION : English Turkish

karanlıkta görme, gece görülen hayalet

NIGHT WALKER : English Turkish

uyurgezer, fahişe

NIGHT WATCH : English Turkish

n. gece nöbeti, gece bekçisi

NIGHT WATCHMAN : English Turkish

n. gece bekçisi, gece nöbetçisi

NIGHT-CLOTHES : English Turkish

gecelik, pijama, yatak kıyafeti, uyurken giyilen giysiler

NIGHT-EDITOR : English Turkish

gece editörü, gazeteyi yayınlamadan önce son düzeltmeleri yapan editör

NIGHT-HAWK : English Turkish

n. gece kuşu, gece çalışan kimse

NIGHT-TIME : English Turkish

gece vakti, gece, gece ve gündüz arasındaki zaman

NIGHT-TIME CURFEW : English Turkish

gece saatlerinde yürürlükte olan sokağa çıkma yasağı

NIGHTBIRD : English Turkish

n. gece kuşu, gecelerin adamı, gecenin geç saatlerinde çalışmayı seven kimse, gece kuşu, geç saatlere kadar durmayı seven kimse

NIGHTCAP : English Turkish

n. yatak şapkası, yatmadan içilen içki

NIGHTCLOTHES : English Turkish

n. yatak kıyafeti, yatarken giyilen giysiler; pijama; gecelik

NIGHTCLUB : English Turkish

n. gece kulübü, gece klübü

NIGHTCLUBBER : English Turkish

n. gece hayatını seven kimse, gece kulüplerini seven ve orada çok vakit geçiren kimse

NIGHTCRAWLER : English Turkish

n. yer solucanı, toprak solucanı

NIGHTDRESS : English Turkish

n. gecelik

NIGHTER : English Turkish

n. "bütün gece açık olan" ifadesinde kullanılan sözcük

NIGHTFALL : English Turkish

n. akşam vakti, akşam üzeri

NIGHTGOWN : English Turkish

n. gecelik

NIGHTHAWK : English Turkish

n. çobanaldatan, gece kuşu, gece hırsızı