Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
THUMPING : English Turkish

adj. kocaman, çok büyük

THUMPINGLY : English Turkish

adv. tok ağır bir sesle, ağır bir pat pat vurma sesi yaparken

THUNDER : English Turkish

n. gök gürültüsü, tehditkâr söz

THUNDER : English Turkish

v. gürlemek, gümbürdemek, savurmak (tehdit vs.)

THUNDER AND LIGHTNING : English Turkish

yıldırım ve şimşek, şiddetli bir fırtına esnasında ses ve ışık

THUNDERBIRD : English Turkish

n. efsanevi yıldırım kuşu

THUNDERBOLT : English Turkish

n. yıldırım, şimşek şeklinde ok, beklenmedik olay, şaşırtıcı haber

THUNDERCLAP : English Turkish

n. gök gürlemesi

THUNDERCLOUD : English Turkish

n. fırtına bulutu

THUNDERHEAD : English Turkish

n. genellikle gök gürültülü bir fırtınadan önce gelen büyük kümülünimbus (koyu gri yağmur bulutu) bulutu

THUNDERING : English Turkish

adv. çok, son derece

THUNDERING : English Turkish

n. gürleme

THUNDERING : English Turkish

adj. gürültülü, kocaman, müthiş

THUNDERINGLY : English Turkish

adv. gürleyerek, gümbürdeyerek, yankılanarak, çınlayarak, yıldırımla veya yıldırım sesiyle

THUNDEROUS : English Turkish

adj. gök gürültüsü gibi, gürleyen, gök gürültülü

THUNDEROUSLY : English Turkish

adv. gümbürtüyle, yıldırımla veya yıldırım sesiyle, çınlayarak, yankılanan sesle

THUNDERS OF APPLAUSE : English Turkish

n. alkış tufanı

THUNDERSHOWER : English Turkish

n. gök gürültülüş şimşekli ve yagmurlu firtina

THUNDERSTORM : English Turkish

n. sağanak, gök gürültülü fırtına

THUNDERSTRUCK : English Turkish

adj. yıldırım çarpmış, hayrete düşmüş, şaşkın

THUNDERY : English Turkish

adj. gök gürültülü

THUNDERY SHOWERS : English Turkish

n. gök gürültülü sağnak yağış

THUNKING : English Turkish

n. bir işletim sisteminde
bit ve
bit açıklama/direktif formatları arasında değişim usulü (Bilgisayar)

THUR : English Turkish

Perşembe, haftanın beşinci günü; bazı ülkelerde haftanın dördüncü günü

THURBER : English Turkish

n. bir soyadı