Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

TIGEREYE : English Turkish

n. kaplan gözü, yarı değerli taş türü

TIGERISH : English Turkish

adj. kaplan gibi, vahşi, kana susamış

TIGERLIKE : English Turkish

adj. kaplana benzeyen, korkutucu, yırtıcı, güçlü

TIGHT : English Turkish

adj. sıkı, dar, gergin, kasılmış, sızdırmaz, zor, kritik, kısa ve özlü, cimri, eli sıkı, başabaş, sarhoş

TIGHT ASS : English Turkish

(Argo) sıkı göt, eli sıkı cimri kimse

TIGHT CONTROL : English Turkish

sıkı kontrol, ciddi teftiş/denetleme

TIGHT CORNER : English Turkish

zor durum, güç durum

TIGHT EMBRACE : English Turkish

sıkı sarılma, güçlü kucaklama

TIGHT FIST : English Turkish

sıkı yumruk, sıkılmış yumruk

TIGHT FISTED : English Turkish

cimri, eli sıkı

TIGHT FIT : English Turkish

adj. daracık, sımsıkı oturmuş

TIGHT FITTING : English Turkish

adj. sıkıca uyan, dar sıkı bir tarzda uyan

TIGHT HEAD : English Turkish

n. (Argo) sarhoş kafa, şarhoş; şarhoş, kendinden geçmiş, alkollü, çakırkeyif, kafası dumanlı

TIGHT LIPPED : English Turkish

ağzı sıkı, sır tutan, dudakları kenetlenmiş (kızgın)

TIGHT PURSE : English Turkish

n. cimri

TIGHT-FISTED : English Turkish

eli sıkı, ekonomik, ucuz, cimriye benzer

TIGHT-KNIT : English Turkish

adj. sıkı örülmüş, sık örgü, sıkı örgü, düzenli ve çok yakın bir tarzda entegre olmuş (bir şirket veya bir grup insanın)

TIGHTEN : English Turkish

v. sıkmak, germek, kasmak, sıkıştırmak, kısmak, kasılmak, sıkışmak, sertleşmek, ciddileşmek

TIGHTEN ONE'S BELT : English Turkish

kemerleri sıkmak

TIGHTEN THE BELT : English Turkish

kemer sıkmak, kemeri vücuduna iyice sıkı giymek; finansal durumu iyi olmadığında para biriktirmek

TIGHTEN THE PURSE STRINGS : English Turkish

masrafları kısmak, kemerleri sıkmak

TIGHTEN UP : English Turkish

v. germek, sertleşmek, ciddileşmek

TIGHTENED THE BELT : English Turkish

kemer sıkan, kemer sıkmış, harcamaları azaltan, zala yetinen, küçük bir parça ile yapan

TIGHTENED THE KNOT : English Turkish

düğümü sıkan, ilmeği sıkan, düğümü daha da sağlamlaştıran, düğümü daha sıkı yapan

TIGHTENER : English Turkish

n. sıkan kimse veya şey, gerdiren kimse veya şey