Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
TRIFID : English Turkish

adj. üç lopa/memeye bölünmüş

TRIFLE : English Turkish

n. değersiz şey, önemsiz şey, az miktar, küçük şey, ucuz süs, pandispanyalı tatlı

TRIFLE : English Turkish

v. oyalanmak, önemsememek, hafife almak, boş konuşmak, üşengeçlik etmek

TRIFLE AWAY : English Turkish

oşa harcamak, çarçur etmek

TRIFLE AWAY ONE'S TIME : English Turkish

zamanını boşa harcamak, tüm zamanını israf etmek

TRIFLE WITH : English Turkish

oyalanmak, vakit öldürmek, önemsememek, hafife almak

TRIFLER : English Turkish

n. işini ciddiye almayan kimse, avare kimse, havai tip

TRIFLES : English Turkish

n. küçük şeyler, ıvır zıvır

TRIFLING : English Turkish

adj. önemsiz, küçük, saçma, üstünkörü, hoppa

TRIFLING ERROR : English Turkish

küçük hata, önemsiz hata

TRIFLINGLY : English Turkish

adv. önemsiz veya değersiz bir tarzda, değersiz bir şekilde

TRIFLUOPERAZINE : English Turkish

n. sakinleştirici olarak kullanılan kimyasal bir bileşik

TRIFOCAL : English Turkish

adj. üç parçalı gözlük merceğine dair (uzağı, ortayı ve yakını görmek için); üç odak uzunluğu olan

TRIFOCALS : English Turkish

n. üç odaklı camı olan gözlük, üç odak uzunluğuna sahip gözlük merceği

TRIFOLIATE : English Turkish

adj. üç yapraklı

TRIFOLIOLATE : English Turkish

adj. üç yapraklı

TRIFOLIUM : English Turkish

n. yonca

TRIFORIUM : English Turkish

n. üçüz kemer

TRIFURCATE : English Turkish

adj. üç kollu, üç dallı

TRIFURCATED : English Turkish

adj. üç dalı/kolu olan; üç çatallı olan

TRIFURCATION : English Turkish

n. üç çatal veya kola bölünme

TRIG : English Turkish

n. trigonometri

TRIG : English Turkish

v. tekere taş koymak

TRIG : English Turkish

adj. şık, temiz giyimli

TRIG OUT : English Turkish

süslemek