Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
UNGREEN : English Turkish

adj. yeşil düşmanı, çevreyi düşünmeksizin (hükümet politikalarına, endüstri politikasına veya uygulamaya ilişkin); doğayı tahrip etmeye sebep olan

UNGROUNDED : English Turkish

adj. topraklanmamış, asılsız, temelsiz

UNGRUDGING : English Turkish

adj. cömert, esirgemeyen, seve seve yapan, memnuniyetle verilen

UNGRUDGINGLY : English Turkish

adv. kinci olmayan bir şekilde, hasetlik gütmeksizin, temiz kalpli bir şekilde

UNGUAL : English Turkish

adj. toynaklı, tırnaklı, toynaksı, tırnak gibi [zool.]

UNGUARANTEED : English Turkish

adj. garanti edilmemiş, söz verilmemiş, güvenliksiz

UNGUARDED : English Turkish

adj. korumasız, savunmasız, gafil, ihtiyatsız, düşüncesizce yapılmış

UNGUARDED MOMENT : English Turkish

savunmasız an, unutkanlık veya ihmal anı

UNGUENT : English Turkish

n. merhem

UNGUENTARY : English Turkish

adj. bir merheme ilişkin

UNGUICULATE : English Turkish

adj. tırnaklı

UNGUICULATED : English Turkish

adj. tırnaklara veya pençelere benzeyen; tırnakları veya pençeleri olan

UNGUIDED : English Turkish

adj. rehbersiz, uzaktan kumandasız

UNGUILTILY : English Turkish

adv. suçluluk hissetmeksizin, vicdan acısı hissetmeksizin

UNGUILTY : English Turkish

adj. suçlu olmayan, masum

UNGUIS : English Turkish

n. pençe, tırnak, toynak; bazı taçyapraklarının pençe şeklindeki temeli (Botanik)

UNGULA : English Turkish

n. pençe, kuş pençesi, toynak; bir atın toynağına benzeyen silindirik koninin altından oluşan geometrik şekil

UNGULATE : English Turkish

adj. toynak şeklinde, toynaklı

UNGULATE : English Turkish

n. toynaklı hayvan

UNHABITABLE : English Turkish

adj. oturulamaz, yaşanamaz, ikamet etmeye değecek kadar değerli değil

UNHACKNEYED : English Turkish

adj. basmakalıp olmayan, banal olmayan, sıradan olmayan, alalade olmayan; denenmemiş

UNHALLOWED : English Turkish

adj. takdis edilmemiş, kutsanmamış, kötü, şeytani

UNHAMPERED : English Turkish

adj. engelsiz, serbest, engellenmemiş

UNHAND : English Turkish

v. elinden bırakmak, salıvermek

UNHANDICAPPED : English Turkish

adj. ket vurulmamış, engel olunmamış, engel konulmamış