Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
UNREALIZED : English Turkish

adj. anlaşılmamış, gerçekleştirilmemiş, idrak edilmemiş

UNREALIZED HOPE : English Turkish

gerçekleşmemiş umut, gerçekleşmemiş beklenti, yerine gelmemiş arzu

UNREALLY : English Turkish

adj. gerçek üstü bir şekilde, gerçek olmayan veya yapay bir biçimde, hayali bir biçimde, aslında olmayan bir şekilde

UNREASON : English Turkish

n. mantıksızlık, akılsızlık, anlamsızlık

UNREASONABLE : English Turkish

adj. mantıksız, akıl almaz, abes, anlamsız, makul olmayan, saçma, aşırı, fahiş, lâf anlamaz

UNREASONABLENESS : English Turkish

n. mantıksızlık, mantıksız olma durumu, abartı, aşırılık, akıl fikirden yoksun olma, sağduyudan yoksun olma

UNREASONABLY : English Turkish

adv. mantıksız bir şekilde, gerçekçi olmayan bir şekilde; aşırıca, aşırı bir biçimde

UNREASONING : English Turkish

adj. mantıksız, akılsız, akıl almaz

UNREBUKED : English Turkish

adj. azarlanmamış, laf söylenmemiş, eleştirilmemiş, kınanmamış

UNRECEIPTED : English Turkish

adj. fişsiz, faturasız

UNRECEPTIVE : English Turkish

adj. kolay anlamayan, kavramayan, açık olmayan (fikre)

UNRECEPTIVELY : English Turkish

adv. açık (fikir) olmayan bir şekilde, kolay anlamayan bir biçimde, kapalı (fikir) bir şekilde

UNRECLAIMED : English Turkish

adj. vazgeçmemiş, değişmemiş, geri istenmemiş, işlenmemiş

UNRECOGNISE : English Turkish

v. (Britanya İngilizcesi) tanımamak, kabul etmemek; tanımlamamak; ikrar etmemek (unrecognize olarak da yazılır)

UNRECOGNISED : English Turkish

adj. (Britanya İngilizcesi) tanınmamış; kabul edilmemiş; desteklenmemiş, saptanmamış, belirlenmemiş (unrecognized olarak da yazılır)

UNRECOGNIZABLE : English Turkish

adj. tanınmaz

UNRECOGNIZABLY : English Turkish

adv. tanınamaz bir şekilde, kabul edilemez bir şekilde, ayırt edilemez bir şekilde

UNRECOGNIZE : English Turkish

v. (Amerikan İngilizcesi) tanımamak, kabul etmemek; tanımlamamak; ikrar etmemek (unrecognise olarak da yazılır)

UNRECOGNIZED : English Turkish

adj. tanınmamış, kabul edilmemiş, onaylanmamış, kıymeti bilinmeyen

UNRECOMMENDABLE : English Turkish

adj. tavsiye edilemez, tavsiye edilmesi imkânsız, öğütlenemez, önerilemez, önerilebilmesi imkânsız

UNRECOMMENDED : English Turkish

adj. tavsiye edilmeyen, öğütlenmeyen, önerilmeyen, önerilmesi imkânsız

UNRECOMPENSED : English Turkish

adj. telafi edilmeyen, ücreti ödenmeyen, tazmin edilmeyen

UNRECONCILABLE : English Turkish

adj. uzlaştırılamaz, uzlaştırılabilmesi imkânsız, barıştırılamaz, yatıştırılamaz, affetmez, amansız

UNRECONCILABLY : English Turkish

adj. uzlaştırılamaz bir şekilde, uzlaştırılabilmesi imkânsız bir biçimde, barıştırılamaz bir şekilde, yatıştırılamaz bir şekilde, affetmez bir şekilde, amansızca, amansız bir biçimde

UNRECONCILED : English Turkish

adj. uzlaşmamış, barışmamış