Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

UNWELCOMING : English Turkish

adj. hasmane, dostça olmayan, muhabbetle olmayan, sıcak bir karşılama vermeyen, güler yüzlü bir karşılama sağlamayan

UNWELL : English Turkish

adj. hasta, rahatsız, keyifsiz, iyi değil

UNWEPT : English Turkish

adj. ardından ağlanmayan, dökülmemiş (gözyaşı)

UNWETTED : English Turkish

adj. ıslatılmamış

UNWHOLESOME : English Turkish

adj. sağlıksız, ağır, hastalıklı, sağlığa zararlı, zararlı, ahlâk bozucu

UNWHOLESOMELY : English Turkish

adv. sağlıksız bir şekilde, sağlıklı bir şekilde olmayan

UNWHOLESOMENESS : English Turkish

n. sağlıksızlık, sakatlık, sağlıklı olmama durumu

UNWIELDILY : English Turkish

adv. beceriksizce, hantalca, acemice, ağırca, ağır işler bir şekilde

UNWIELDINESS : English Turkish

n. hantallık

UNWIELDLY : English Turkish

adj. beceriksiz, hantal, acemi; cüsseli, gövdeli, büyük ve ağrı; kontrol edilemez, kontrolsüz, tutması kolay olmayan

UNWIELDY : English Turkish

adj. hantal, kullanışsız, ağır, havaleli

UNWILLING : English Turkish

adj. isteksiz, gönülsüz

UNWILLINGLY : English Turkish

adv. istemeyerek, istemeye istemeye, gönülsüzce, isteksizce

UNWILLINGNESS : English Turkish

n. isteksizlik, gönülsüzlük

UNWIND : English Turkish

v. açmak, çözmek, açılmak, dolanmış şeyi açmak, gevşemek

UNWINKING : English Turkish

adj. uyanık, tetikte, dik dik bakan

UNWINNABLE : English Turkish

adj. kazanılamaz, kazanılmaz

UNWISDOM : English Turkish

n. akılsızlık

UNWISE : English Turkish

adj. akılsız, akılsızca olan, makul olmayan

UNWISELY : English Turkish

adj. akılsızca, düşüncesizce, tedbirsizce, hesapsızca; aceleyle, körü körüne

UNWISHED : English Turkish

adj. dileğinden vazgeçmiş

UNWISHED FOR : English Turkish

adj. dilenmemiş, istenmemiş

UNWITNESSED : English Turkish

adj. şahitsiz, tanıksız

UNWITTING : English Turkish

adj. farkında olmayan, habersiz, kasıtsız

UNWITTINGLY : English Turkish

adv. bilmeden, bilmeyerek, farkında olmadan, farkında olmayarak