English Turkish
USN : English Turkish
n. ABD Deniz Kuvvetleri, ABD silahlı kuvvetlerinin savaşa hazır ve saldırıyı baskı altına almak ve denizlerin güvenliğini sağlamak üzere teçhiz edilmiş bir kolu
USO : English Turkish
n. birleşik servis organizasyonu, USO, ABD askerlerinin deniz aşırı görevlerde duygusal moral ve fiziki durumları için hizmet sağlayan kar gütmeyen kuruluş
USR : English Turkish
(Bilgisayar) modem üreten firma (ana merkezi Illinois, ABD'dedir)
USS : English Turkish
Birleşik Devletler gemisi, ABD Deniz Kuvvetlerinde görevli / kayıtlı gemi
USS : English Turkish
n. Birleşik Devletler senatosu, her bir eyaletten gelen iki temsilciden oluşan ABD'nin iki yasama organından biri
USS BALTIMORE : English Turkish
Birleşik Devletler gemisi Baltimor, Manila Körfezi Savaşı ile İspanyol-Amerikan Savaşına katılan ABD deniz kruvazörü
USS CARL VINSON : English Turkish
Birleşik Devletler gemisi Carl Vinson, "Çöl Tilkisi" hareketatına katılan ABD uçak gemisi
USS CHARLESTON : English Turkish
Birleşik Devletler gemisi Charleston, Carl VinsonGuam'ın ele geçirilmesi ve İspanyol-Amerikan Savaşında Manila (Filipinler) yakınlarındaki askeri hareketlarda kullanılan ABD kruvazörü
USS CO., LTD. : English Turkish
n. kullanılmış araba açık artırma sitelerinin yönetimi ile iştigal eden Japon firma
USS EISENHOWER : English Turkish
Birleşik Devletler gemisi Eisenhower, "Çöl Tilkisi" harekatına katılan ABD nükleer uçak gemisi
USS ENTERPRISE : English Turkish
Birleşik Devletler gemisi Enterprise, "Çöl Tilkisi" harekatına katılan ABD nükleer uçak gemisi; "Star Trek" filmindeki uzay gemisinin adı
USS INDIANAPOLIS : English Turkish
Birleşik Devletler gemisi Indianapolis, İkinci Dünya Savaşında torpidolarla vurularak batırılan ABD Deniz Kuvvetleri savaş gemisi
USSR : English Turkish
n. Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği, Eski Sovyetler Birliği'nin resmi adı (doğu Avrupa ve kuzey Asya'da 1922 yılında ve 1991 yılında dağılan 15 cumhuriyetten oluşan birlik)
USTULATION : English Turkish
n. yanma, yakma, kavurma
USU : English Turkish
"usually (genellikle)", genelde, genellikle, genel olarak, çoğunlukla, düzenli olarak, yaygın olarak
USUAL : English Turkish
adj. her günkü, olağan, alışılmış, herzamanki, klasik
USUAL CHANNELS : English Turkish
n. alışılagelmiş yollar, olağan ulaşma yolları
USUALLY : English Turkish
adv. genellikle, genelde, çoğunlukla
USUALNESS : English Turkish
n. genellik, yaygınlık, genellikle yapılma durumu, yaygın olarak yapılma durumu
USUFRUCT : English Turkish
n. intifa hakkı, kullanım hakkı
USUFRUCTARY : English Turkish
n. kullanma hakkı olan kimse, intifa hakkı olan kimse
USUFRUCTARY : English Turkish
adj. intifa, intifa hakkı olan
USUFRUCTARY RIGHT : English Turkish
n. intifa hakkı, kullanma hakkı
USUFRUCTUARY : English Turkish
adj. kullanma hakkının, kullanma hakkı ile ilgili, kullanma hakkına özgü, intifa hakkının, intifa hakkı ile ilgili, intifa hakkına özgü
USUFRUCTUARY : English Turkish
n. kullanma hakkı olan, (Hukuk) başka birinin sahipliğinde olan bir varlığı kullanma hakkına sahip olan kimse
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani