Multilingual Turkish Dictionary English Turkish

WITHOUT ANY APPARENT REASON : English Turkish

görünür bir sebebi olmadan, herhangi bir sebebi olmadan, açıklanabilir bir sebebi olmayan bir şekilde

WITHOUT ANY COMMITMENT : English Turkish

kendini adamadan, adanma olmadan, zorunda olmadan, mecbur olmadan

WITHOUT ANY CONSIDERATION : English Turkish

düşünmeden, dikkatlice süzmeden, düşünüp taşınmadan, hesaba katmadan, akılda tartmadan

WITHOUT ANY EFFORT : English Turkish

çabasızca, herhangi bir gayret göstermeden, gayretsiz bir şekilde, çok çalışmadan

WITHOUT ANY EXPLANATION : English Turkish

açıklamazsıca, açıklama yapmadan, açıklama olmadan, yorum yapmadan, yorumsuzca

WITHOUT ANY FOUNDATION : English Turkish

adj. temelsiz, asılsız, boş

WITHOUT ANY QUALIFICATION : English Turkish

adv. kayıtsız şartsız

WITHOUT ANY REASON : English Turkish

sebepsiz

WITHOUT ONE'S KNOWLEDGE : English Turkish

adv. bilgisi dışında, haberi olmadan

WITHOUT PAYING ATTENTION : English Turkish

dikkat etmeden, dikkate almadan, dikkatlice düşünmeden

WITHOUT PERMISSION : English Turkish

izinsiz, rıza olmadan, onay olmadan, yetkisiz, yetki olmadan, önceden sormadan

WITHOUT PRE-CONDITIONS : English Turkish

önkoşulsuz, önkoşul olmadan, önceden belirlenen talepler olmaksızın, karşılanması gereken herhangi bir önkoşul belirlenmeksizin

WITHOUT PRECEDENT : English Turkish

emsalsiz, örneksiz, daha önceden emsal oluşturan bir durum olmadan

WITHOUT PREJUDICE : English Turkish

etki altında kalmadan, önyargısız

WITHOUT PREJUDICE TO : English Turkish

zarar vermeden, haklarına dokunmaksızın, hakları saklı olarak

WITHOUT PRICE : English Turkish

paha biçilmez, fiyatsız, çok pahalı, bir servet değerinde; belirlenmiş bir fiyatı olmayan

WITHOUT PURPOSE : English Turkish

amaçsız, hedefsiz, sonuçsuz, belirsiz

WITHOUT QUESTION : English Turkish

sorgusuz, sorgulanamaz, şüphesiz, kuşkusuz, su götürmez

WITHOUT REASON : English Turkish

sebepsiz, nedensiz, açıklamasız, gerekçesiz, görünürde herhangi bir sebebi olmayan

WITHOUT RECOURSE : English Turkish

geriye dönüş hakkı saklı, rücu hakkı saklı, bir borç senedinde onaylayan kişinin halen garantör olduğunu belirten kayıt

WITHOUT REFERENCE TO : English Turkish

-a atıfta bulunmadan,
e ilişkin olmayan,
i yapmayı düşünmeden, danışmadan

WITHOUT REGARD TO : English Turkish

aldırmadan, aldırış etmeden, hesaba katmadan, hesaplamadan, göz önünde bulundurmadan

WITHOUT RELIGIOUS RACIAL AND SEXUAL DISCRIMINATION : English Turkish

dinsel veya ırksal ayrımcılık olmaksızın, dinsel veya ırksal ayrımcılığa maruz bırakılmaksızın

WITHOUT REMORSE : English Turkish

vicdansız, acımasız, amansız

WITHOUT RESERVE : English Turkish

kayıtsız şartsız, şartsız, çekinmeden