English Turkish
WOODSCREW : English Turkish
n. ağaç vidası, ahşap cıvatası, ahşapta kullanmaya uygun vida
WOODSHED : English Turkish
n. odunluk, kömürlük
WOODSIA : English Turkish
n. bir eğreltiotu türü
WOODSMAN : English Turkish
n. korucu, ormancı, oduncu, keresteci, ormanda yaşayan kimse, orman adamı
WOODSTOCK : English Turkish
n. 1969'da ABD'de gerçekleştirilen ünlü rock and roll festivali (Bethel'de New York Eyaleti'nde gerçekleştirilen); ABD'de bazı yerlerin adı; Ontario'da (Kanada) bir şehir; İngiltere'de bir kasaba
WOODSY : English Turkish
adj. ağaçlı, ağaçlıklı, ormansı, koruluk, korumsu, ormana özgü, ormanla ilgili
WOODWARD : English Turkish
n. bir soyadı; Oklahoma eyaletinde (ABD'de) bir şehir
WOODWARD : English Turkish
n. orman korucusu, orman bekçisi, görevi ormanları korumak olan kimse
WOODWIND : English Turkish
n. tahta nefesli çalgı
WOODWOOL : English Turkish
n. odun yünü, ağaç yünü; sıkıştırılmamış ağaç liflerinden özel bir şekilde hazırlanan ve yara sarmak için kullanılan sargı
WOODWORK : English Turkish
n. doğramacılık, marangozluk, doğrama işleri
WOODWORKER : English Turkish
n. doğramacı, ağaç işçisi, ahşap yontucusu
WOODWORKING : English Turkish
n. doğrama
WOODWORKING MACHINE : English Turkish
n. marangoz tezgâhı
WOODWORM : English Turkish
n. tahtakurdu, ağaçkurdu
WOODY : English Turkish
n. bir erkek ismi; bir soyadı; Woodrow Herman'ın lakabı (
1987), Amerikalı caz müzisyeni (saksafonist ve klarnetçi) ve grup lideri
WOODY : English Turkish
adj. ağaçlık, ormanlık, odunsu, ağaçsı
WOODY ALLEN : English Turkish
n. (1935 yılında Allen Stewart Konigsberg olarak doğan) Amerikalı Yahudi film yapımcısı ve aktör
WOODY GUTHRIE : English Turkish
n. (
1967) Amerikalı folk müzisyeni ve şarkı yazarı, "Bu Toprak Senin Toprağın" şarkısının bestecisi
WOODY HARRELSON : English Turkish
(1961 doğumlu) televizyon sitkomu "Alkışlar" ve sinema filmi "Katil Doğanlar" da rol alan Amerikalı televizyon ve film yıldızı
WOODY NIGHTSHADE : English Turkish
n. yaban yasemini, menekşe çiçek kümeleri ile oval böğürtlenler açan ve zehirli ve uzun ömürlü çalılı bir bitki; acı-tatlı; Kuzey Amerika'da sık rastlanan bir yabani ot
WOODYARD : English Turkish
n. odun deposu, odunluk, odun sahası, odun kesilen ve depolanan yer
WOOER : English Turkish
n. kur yapan kimse, aşık
WOOF : English Turkish
v. ulumak, havlamak
WOOF : English Turkish
n. argaç, atkı (dokuma), dokuma, kumaş
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani