Multilingual Turkish Dictionary

English Turkish

English Turkish
WORD SALAD : English Turkish

n. kelime salatası, laf salatası, sözcük salatası, anlamsız kelimeler ve deyimler karışımı

WORD SPLITTING : English Turkish

n. kelime ayırma, ufak meselelere büyük önem verme; saç ayırma, ince eleme, sebep bulmada gereksiz ince ayrıntıya girme

WORD WAS PASSED : English Turkish

dendiğine göre, denildiğine göre, söylentiye göre, konuşulanlara bakılırsa

WORD WRAP : English Turkish

sözcük kaydırma, kelime kaydırma, bir bilgisayarın kenar mesafeyi aştığında tüm sözcükleri bir sonraki satıra aktarma becerisi

WORD-COINING : English Turkish

kelime basımı, kelime icadı, kelime uydurma, yeni kelime yaratma

WORD-PLAY : English Turkish

kelime oyunu, kelimelerle oynanan oyun

WORD-WORSHIP : English Turkish

n. kelimelere tapınma, harflere tapınma

WORDAGE : English Turkish

n. kelimeler, kelime topluluğu, sözcük topluluğu; kelime sayısı; kelimelilik, kelimelerden oluşma; söyleniş, söyleyiş

WORDBOOK : English Turkish

n. sözlük, libretto

WORDILY : English Turkish

adv. kelimelerle, konuşkan bir şekilde, konuşarak, çene yaparak

WORDINESS : English Turkish

n. çok kelimeli oluş, sözcük çokluğu, sözü uzatma

WORDING : English Turkish

n. ifade tarzı, üslup

WORDLESS : English Turkish

adj. kelimesiz, sözcüksüz, sessiz

WORDLESSLY : English Turkish

adv. kelimesiz bir şekilde, kelimesizce, sözcüksüzce, konuşmadan

WORDLIST : English Turkish

n. kelime listesi, sözcük çizelgesi, belirli bir konuyla ilgili alfabetik olarak sıralanmış terimler listesi

WORDMAIL : English Turkish

n. kullanıcıların Microsoft Exchange ile kullanabilmeleri için e-posta mesajları oluşturabilmesine ve düzenleyebilmesine olanak sağlayan Microsoft Word modülü (Bilgisayar)

WORDOID : English Turkish

n. yapılmış kelime, hazırlanmış sözcük, türetilmiş kelime, yeni bir konsepti tanımlamak için türetilmiş kelime

WORDPAD : English Turkish

n. Microsoft Windows işletim sistemi dahil olmak üzere temel kelime işlemci programı (Bilgisayar)

WORDPERFECT : English Turkish

n. Corel Şirketi tarafından yapılan kelime işleme programı

WORDPERFECT : English Turkish

adj. kelimesi kelimesine doğru, tamam, tastamam, kelimesi kelimesine eksiksiz

WORDPLAY : English Turkish

n. cinas, kelime oyunu

WORDROBE : English Turkish

n. kelime haznesi, bir kimsenin sahip olduğu kelime dağarcığı (örneğin; "She has a rich and extensive wordrobe {Onun zengin ve geniş bir kelime dağarcığı var}")

WORDS : English Turkish

n. güfte, laf, sözler, ağız kavgası

WORDS FAIL ME : English Turkish

ne derler

WORDS OF ENDEARMENT : English Turkish

n. sevgi dolu sözler, tatlı sözler