Multilingual Turkish Dictionary

French Turkish

French Turkish
RINCE-DOIGTS : French Turkish

[le] yemekten sonra parmak çalkalamak için kullanılan tas

RINCER : French Turkish

"ovarak yıkamak; çalkalamak, durulamak "

RING : French Turkish

"[le] (koşularda) bahse katılanlar; (boksta) ring"

RINGARD : French Turkish

eski moda

RINÇAGE : French Turkish

[le] çalkalama, sudan geçirme, durulama

RINÇURE : French Turkish

[la] bulaşık suyu

RIPAILLE : French Turkish

[la] ziyafet

RIPAILLER : French Turkish

ziyafet çekmek

RIPER : French Turkish

(taşı) perdah etmek, kaydırmak

RIPOLIN : French Turkish

[le] lake boya

RIPOSTE : French Turkish

"[la] hemen verilen cevap; misilleme"

RIPOSTER : French Turkish

"cevabı yapıştırmak, sözün altında kalmamak; misillemede bulunmak"

RIRE : French Turkish

"gülmek; eğlenmek, şaka yapmak "

RIRE AU NEZ DE QN : French Turkish

alay etmek

RIRE AUX ÉCLATS : French Turkish

kahkaha atmak

RIRE COMME UN BOSSU : French Turkish

kahkaha ile gülmek

RIRE DANS SA BARBE : French Turkish

ıyık altından gülmek

RIRE DE QN : French Turkish

ile alay etmek

RIRE DU BOUT DES DENTS : French Turkish

zoraki gülmek, gülümsemek

RIRE JAUNE : French Turkish

zoraki gülme

RIRE SOUS CAPE : French Turkish

ıyık altından gülmek

RIRE À GORGE DÉPLOYÉE : French Turkish

kahkahalarla gülmek

RIS : French Turkish

"[le] gülme; kuzu özdeni "

RIS DE VEAU : French Turkish

uykuluk

RISETTE : French Turkish

[la] gülümseme, gülücük