Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
LÜSS (LİSS) : Ottoman Turkish

(C.: Lüsus) Hırsız

LÜSUB (LESB) : Ottoman Turkish

Yapışmak

LÜSUK : Ottoman Turkish

Yapışma, bitişik olma. Yapışıp tutma. * Ulaşma, vâsıl olma, erişme

LÜSUS : Ottoman Turkish

(Luss. C.) Hırsızlar, sârıklar

LÜSUSET : Ottoman Turkish

(Lüsusiyet) Hırsızlık, sirkat

LÜSUSİYYET : Ottoman Turkish

Hırsızlık yapma, sirkat

LÜSÜN : Ottoman Turkish

(Lisân. C.) Lisânlar, diller

LÜTF : Ottoman Turkish

lütuf

LÜTFEN : Ottoman Turkish

lütuf ile

LÜTNE : Ottoman Turkish

Kirpi

LÜTRE : Ottoman Turkish

f. Ancak konuşanların anlıyabileceği, başkalarının anlıyamıyacağı şekilde görüşülen uydurma dil, kuşdili. * Boşboğaz

LÜTUF : Ottoman Turkish

Rıfk ve nevâziş. İltifatla mülâyemet üzere muâmele eylemek. Allah (C.C.) Hazretlerinin kullarını rıfk ve sühuletle murâdına muvaffak eylemesi. * Güzellik, hoşluk. * İyilik, iyi muâmele

LÜTUF : Ottoman Turkish

iyilik

LÜTUF-DİDE : Ottoman Turkish

Lütuf görmüş

LÜTUFKÂR : Ottoman Turkish

lütuf eden

LÜTUFKÂRANE : Ottoman Turkish

lütuf edercesine

LÜTUFNÂME : Ottoman Turkish

lütuf mektubu

LÜTUT : Ottoman Turkish

Sâbit ve lâzım olmak, gerekmek

LÜTÎN : Ottoman Turkish

Adam boyu miktarı bir ağacın adı. (Bakla yaprağı gibi yaprağı olur, hurnup gibi dalları olur, içinde küçük taneleri olur.)

LÜUKA : Ottoman Turkish

Sür'at, hız

LÜVAB (LÜVABÂ) : Ottoman Turkish

Susamak. * Kulpsuz bardak

LÜVAM : Ottoman Turkish

Melâmetlik, rüsvaylık, rezil kepaze olmaklık

LÜVASE : Ottoman Turkish

Bir lokma yiyecek

LÜVB : Ottoman Turkish

Çokluk, kalabalık, izdihamlık

LÜVBE : Ottoman Turkish

(C.: Lüeb-Lub) Kara taşlı yer