Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MENAFİH : Ottoman Turkish

(Minfâh. C.) Körükler

MENAFİZ : Ottoman Turkish

(Menfez. C.) Delikler. Menfezler. * Nüfuz edecek yerler

MENAH : Ottoman Turkish

f. Geniş, bol, ferâh. * Dar

MENAHE : Ottoman Turkish

(C.: Menâih) (Nevha. dan) Ölü için ağlanacak yer. Mâtemhâne

MENAHİ : Ottoman Turkish

(Nehi. C.) Menedilmiş şeyler. Şer'an yasak edilmiş olan şeyler

MENAHİC : Ottoman Turkish

(Minhac-Menhec. C.) Açık ve geniş yollar. Bilinen büyük yollar

MENAHİC-İ HÜKEMÂ : Ottoman Turkish

Hakîmlerin, ilm-i kelâm âlimlerinin meslekleri ve gittikleri mânevi yollar

MENAHİL : Ottoman Turkish

(Menhel. C.) Durak yerleri. Durulacak sulak yerler. * Hayvan sulanan yerler

MENAHİR : Ottoman Turkish

(Menhar. C.) Hayvan kesilecek yerler. Hayvan boğazlıyacak yerler. Mezbahaneler

MENAHİS : Ottoman Turkish

(Minhas. C.) Uğursuz şeyler

MENAHİT : Ottoman Turkish

(Minhat. C.) (Tahta veya taş) yontma âletleri

MENAHİZ : Ottoman Turkish

(Minhaz. C.) Burun delikleri

MENAİF : Ottoman Turkish

Dağların sivri tepeleri

MENAİH : Ottoman Turkish

(Menâhe. C.) Ölü için ağlanacak yerler. Mâtemhâneler

MENAİR : Ottoman Turkish

(Menâvir) Minâreler. * Nur yerleri. * Alâmet

MENAKİB : Ottoman Turkish

(Menkeb. C.) Yollar. * Omuzlar

MENAKİR : Ottoman Turkish

(Münker. C.) Günah ve kötü şeyler

MENAKÎR : Ottoman Turkish

(Minkar. C.) Minkarlar, gagalar. Yırtıcı kuşların gagaları. Taşçı kalemleri

MENAKIB : Ottoman Turkish

(Menkıbe. C.) Menkıbeler. Hayat hikâyeleri

MENAL : Ottoman Turkish

Yetiştirme, nâil olma, kavuşma. * Ele geçirilen şey. Nâil ve sahib olunan şey

MENAM : Ottoman Turkish

Uyku. Uyku zamanı. * Rüya. Düş. * Uyunacak yer, yatak odası

MENAME : Ottoman Turkish

Yatak, döşek

MENAMEN : Ottoman Turkish

Uyuyarak. Uykuda olarak

MENAR : Ottoman Turkish

Nur yeri. Fener kulesi. * Câmi minâresi. * Yol işaretleri

MENARE : Ottoman Turkish

(C: Menâr-Menâvir) Alâmet, işaret. * Kandil. * Minare