Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
MÜMİNANE : Ottoman Turkish

mümine yakışır şekilde, inanarak

MÜMİNÂT : Ottoman Turkish

kadın müminler

MÜMİNÎN : Ottoman Turkish

müminler, îman edenler, inananlar

MÜMİNÛN : Ottoman Turkish

erkek müminler

MÜMKİN : Ottoman Turkish

mümkün, olabilir

MÜMKİNE : Ottoman Turkish

mümkün olabilen

MÜMKİNÂT : Ottoman Turkish

mümkün olanlar

MÜMSİKE : Ottoman Turkish

tutan, yapışan

MÜMTED : Ottoman Turkish

uzayan

MÜMTENİÂT : Ottoman Turkish

olması imkânsızlar

MÜMTENÎ : Ottoman Turkish

olması imkânsız

MÜMTENÎA : Ottoman Turkish

olması imkânsız olan şey

MÜMTEZİC : Ottoman Turkish

irleşen, kaynaşan

MÜMTEZİCEN : Ottoman Turkish

irleşerek

MÜMTÂZ : Ottoman Turkish

seçkin, üstün

MÜMTÂZE : Ottoman Turkish

seçilmiş, ayrılmış

MÜMTÂZİYET : Ottoman Turkish

seçkinlik, üstünlük

MÜMTÂZÂNE : Ottoman Turkish

seçkin bir biçimde

MÜMÂLATA : Ottoman Turkish

karşılıklı şiir söyleme

MÜMÂNAÂT : Ottoman Turkish

engelleme

MÜMÂNEA : Ottoman Turkish

karşılıklı engelleme

MÜMÂRESE : Ottoman Turkish

uzmanlaşma

MÜMÎT : Ottoman Turkish

ölümü yaratıp öldüren Allah

MÜNAKKAŞ : Ottoman Turkish

nakışlı

MÜNAVEBE : Ottoman Turkish

nöbetleşme