Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
PUSİDE : Ottoman Turkish

f. Çürümüş, paslanıp çürümüş, çürük

PUSULA : Ottoman Turkish

yön bulmaya yarayan âlet, kısacık mektup

PUT : Ottoman Turkish

Allah'tan başka tapılan herşey. * Heykel. Sanem. Kendisinden medet beklenen veya lâyık olmadığı hürmet kendine yapılan maddi mânevi resim, heykel ve her çeşit cisim

PUT : Ottoman Turkish

heykel, büst

PUT-PEREST : Ottoman Turkish

f. Allah'tan başka şeyleri ilâh kabul eden, puta inanıp ona ibâdet eden. Puta tapan. (Bak:Büt-Perest)

PUTE : Ottoman Turkish

Silâh veya ok atışlarında dikilen nişan tahtası. * İçinde mâden eritilen tava

PUTHANE : Ottoman Turkish

putların konulduğu yer

PUTPEREST : Ottoman Turkish

puta tapan

PUYA(N) : Ottoman Turkish

f. Koşan. Seğirten

PUYAN OLMAK : Ottoman Turkish

Koşmak. Batmak. Dalmak

PUYE : Ottoman Turkish

f. Koşma, seğirtme

PUYEGER : Ottoman Turkish

f. Koşucu

PUYENDE : Ottoman Turkish

f. Koşan. Seğirtici. Koşucu

PUZEN : Ottoman Turkish

f. Nadas edilmiş, sürülmüş tarla

PUZİNE : Ottoman Turkish

f. Maymun

PUZİŞ : Ottoman Turkish

f. Özür, mâzeret

PUÇ : Ottoman Turkish

f. Kaba, çirkin. * Boş ve faydasız şey. * İçi boş

PUÇ-MAGZ : Ottoman Turkish

f. Boş kafalı

PUŞ : Ottoman Turkish

"f. ""Örten, giyen, giyinmiş"" mânasına birleşik kelimeler yapılır. * Örtü, elbise, zırh."

PUŞE : Ottoman Turkish

(Bak: Puşide)

PUŞENDE : Ottoman Turkish

f. Örten. Örtücü

PUŞENDE-İ HATÂ : Ottoman Turkish

Ayıp örten

PUŞİDE : Ottoman Turkish

(Puşe) f. Örtülmüş. * Örtü. * Örtülü, gizli

PUŞİDE-RAZ : Ottoman Turkish

f. Sırrı gizli

PUŞİDE-ÇEŞM : Ottoman Turkish

f. Örtünecek, giyilecek şey. * Örtü