Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
RECEFAN : Ottoman Turkish

Şiddetle sarsılma, sallanma. * Şiddetle gürüldeme. Şiddetli ıztırab, büyük acı

RECEFE : Ottoman Turkish

Zelzele. * Ortalığı sarsacak kışkırtmalar yapmağa ircaf denir. Yalan, yanlış haberlerle umumî efkârı şaşırtıcı neşriyatlara ise Eracif denmektedir. (Bak: Mürcif)

RECEL : Ottoman Turkish

Saçın ne sarkık ve ne de çok kıvırcık olması. * İstedikçe emsin diye davarı yavrusuyla beraber otlağa salmak

RECEN : Ottoman Turkish

Hapsetmek

RECEZ : Ottoman Turkish

Vezni altı defa müstef'ilün'den ibaret olan bir nevi şiir veya bahire denir. * Kaside tarzında yazılan manzume. (Bak: Kaside, Ercüze)

RECEZ : Ottoman Turkish

ir nevi şiir

RECF : Ottoman Turkish

Şiddetle sarsmak veya sarsılmak

RECFE : Ottoman Turkish

(C: Recefât) Zelzele, deprem

RECİ' : Ottoman Turkish

Necis, pislik. Terslemek

RECİF : Ottoman Turkish

Şiddetli ıztırab

RECİL : Ottoman Turkish

Çok yürüyen

RECİM : Ottoman Turkish

(Recm. den) Taşlanmış, taşa tutulmuş. * Lânetlenmiş, mel'un

RECİN : Ottoman Turkish

Devecilerin ini

RECLA' : Ottoman Turkish

Katı, sağlam, sert. * Bir ayağı beyaz olan dişi koyun. (Müz: Ercel)

RECLAN : Ottoman Turkish

(C.: Raclâ-Rıccâl) Yayan kimse

RECM : Ottoman Turkish

Taşlamak, taşa tutmak, taş ile insan öldürmek. * Atılan taş. * Kabre taştan nişan dikmek. * Şeytan üzerine atılan nücum. * Tardetmek, kovmak, sövmek. Terketmek. * Zan ve kıyas etmek. (L.R.)

RECM : Ottoman Turkish

taşa tutma, taşlama

RECMETMEK : Ottoman Turkish

Taşlamak, taşlamak suretiyle öldürmek. * Mc: Aleyhte konuşmak

RECRACE : Ottoman Turkish

Asker kalabalığı. * Ses çokluğu

RECRECE : Ottoman Turkish

Sarsılma, titreme, sallanma

RECS : Ottoman Turkish

(Recse) şiddetli gök gürültüsü. * şiddetli ses

RECSAN : Ottoman Turkish

Gök gürlemesi sesi

RECÂ : Ottoman Turkish

ümit

RECÛLİYET : Ottoman Turkish

erkeklik

RECÜL : Ottoman Turkish

Yetişkin erkek. Bir işin ehli. Er kişi. Adam