Ottoman Turkish
SAVAT : Ottoman Turkish
(Aslı: Sevâd'dır) Gümüş üstüne kurşunla yapılan kara kalem nakışlar. * Derede hayvanlara su içirilen yer
SAVB : Ottoman Turkish
Taraf, cihet, yön. * Dökülmek, nüzul etmek. * Savab. Doğruluk, dürüstlük
SAVB : Ottoman Turkish
cihet, yön, taraf
SAVB-I HAK : Ottoman Turkish
Hak ciheti
SAVB-I ÂLÎ : Ottoman Turkish
Yüksek taraf
SAVER : Ottoman Turkish
Eğri boyunlu olmak
SAVG : Ottoman Turkish
Batmak, * Kuyumculuk yapmak
SAVH : Ottoman Turkish
Yarmak. * Ayırmak. * İşitmek, duymak
SAVİ : Ottoman Turkish
Kuru, yâbis
SAVL : Ottoman Turkish
Saldırma, atılma. Saldırış, atılış
SAVLEC : Ottoman Turkish
Misk. * Gümüş
SAVLECAN : Ottoman Turkish
(C.: Savâlic) Cirit oynanılan eğri sopa
SAVLET : Ottoman Turkish
Saldırma. Ani ve şiddetli atılış
SAVLET : Ottoman Turkish
saldırma, saldırı
SAVM : Ottoman Turkish
Oruç. İkinci fecirden başlıyarak güneşin batmasına kadar yemekten, içmekten ve cinsi mukarenetten nefsi men'etmek suretiyle yapılan ibâdet
SAVM : Ottoman Turkish
oruç
SAVM-I DAVUDÎ : Ottoman Turkish
Bir gün oruç tutup bir gün iftar etmek
SAVM-I DEHR : Ottoman Turkish
Aralıksız, bir sene mütemadiyen nehyedilen bayram günlerinde dahi iftar edilmeksizin oruç tutmağa denir. Bu nevi oruç bayram günleri tutulmazsa câizdir
SAVM-I VİSAL : Ottoman Turkish
İki gün iftar etmeden oruç tutmak. (Bu, zaruret olmadan mekruhtur)
SAVMAA : Ottoman Turkish
(Savmea) (C.: Savâmi') İbadet yeri, hususan Yahudilerin ibadet ettikleri yer. * Hücre
SAVMIVİSAL : Ottoman Turkish
iftar etmeksizin üst üste tutulan oruç
SAVN : Ottoman Turkish
Koruma, muhafaza, sıyanet
SAVR : Ottoman Turkish
(C.: Savâri) Hamle yapmak. * Parçalamak, pâre pâre etmek. * Bir yerde toplanmış küçük hurma ağaçları
SAVRE : Ottoman Turkish
Uyuza benzer bir hastalık
SAVT : Ottoman Turkish
Ses. Bağırmak.(Şeriatça bazı savtlar helâl, bazıları da haram kılınmıştır. Evet ulvi hüzünleri, Rabbani aşkları iras eden sesler helâldir. Yetimâne hüzünleri, nefsanî şehevâtı tahrik eden sesler, haramdır. Şeriatın tayin etmediği kısım ise, senin ruhuna, vicdanına yaptığı te'sire göre hüküm alır! İ.İ.)
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani