Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
TAHSİLDÂR : Ottoman Turkish

f. Devlet gelirlerini vazifeli olarak toplayan, tahsil eden memur

TAHSİLDÂR : Ottoman Turkish

vergi derleyen

TAHSİLÂT : Ottoman Turkish

Devlet gelirlerinin toplanması

TAHSİLÂT : Ottoman Turkish

edinmeler, derlemeler

TAHSİM : Ottoman Turkish

Kestirmek. * Dağılmak

TAHSİN : Ottoman Turkish

Beğenmek ve alkışlamak. * Tezyin eylemek, güzelleştirmek. * İyi ve güzel bulmak

TAHSİN : Ottoman Turkish

eğenme, güzel görme

TAHSİN-İ KELÂM : Ottoman Turkish

Bir sözü beğendiğini ifade etmek. Sözü güzelleştirmek

TAHSİN-İ LÂFZ : Ottoman Turkish

Lâfı süsleme, sözü güzelleştirme

TAHSİNAT : Ottoman Turkish

Alkışlamalar. Güzelleştirmeler. Beğenmeler.(Bilbedahe şöyle tahsinat ve tezyinat, onların Sâniinde gayet şiddetli bir irâde-i tahsin ve kasd-ı tezyin var olduğunu gösterir. Ve irade-i tahsin ve tezyin ise bizzarure o Sâni'de san'atına karşı kuvvetli bir rağbet ve kudsi bir muhabbet olduğunu gösterir. Ve masnuât içinde en câmi' ve letaif-i san'atı birden kendinde gösteren ve bilen ve bildiren ve kendini sevdiren ve başka masnuattaki güzellikleri mâşâallâh deyip istihsan eden bilbedahe o san'atperver ve san'atını çok seven Sâni'in nazarında en ziyade mahbub, O olacaktır. S.)

TAHSİNHÂN : Ottoman Turkish

f. Aferin diyen. Beğenip alkışlayan

TAHSİNKERDE : Ottoman Turkish

f. Beğenilmiş

TAHSİNKÂRÂNE : Ottoman Turkish

eğenerek

TAHSİNÂT : Ottoman Turkish

tahsinler, beğenmeler

TAHSİR : Ottoman Turkish

Hasret bırakma. Hasret etme. * Kuşun tüyünü bırakması, dökmesi

TAHSİS : Ottoman Turkish

(Husus. dan) Belli bir gaye için kullanmak. * Bir şey veya bir kimse için ayırmak. * Kredi. Tazminat

TAHSİS : Ottoman Turkish

iri için ayırma

TAHSİSAT : Ottoman Turkish

Bir kimse veya bir daire için ayrılmış para veya mal

TAHSİSAT-I MESTURE : Ottoman Turkish

(Bak: Mesture)

TAHSİSEN : Ottoman Turkish

Tahsis suretiyle. * Hele, en çok

TAHSİSEN : Ottoman Turkish

irine ayırmakla

TAHSİSÂT : Ottoman Turkish

iri için ayırmalar

TAHT : Ottoman Turkish

f. Yağma, talan, soygun, çapul

TAHT : Ottoman Turkish

hükümdar koltuğu

TAHT-EL ARZ : Ottoman Turkish

Yer altı. Toprak altı