Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
TEMACÜD : Ottoman Turkish

(Mecd. den) Büyüklüğünü ve şerefini çoğaltma

TEMADİ : Ottoman Turkish

Devam etmek. Sürüp gitmek. * Uzak olmak. * Müntehi ve muktezi olmamak

TEMAHHUH : Ottoman Turkish

Kemikten ilik çıkarmak

TEMAHHUL : Ottoman Turkish

Hile etmek

TEMAHHUT : Ottoman Turkish

Sümkürme

TEMAHHUZ : Ottoman Turkish

(Temahhud) Doğum sancısı çekmek. * Hayvanın gebe oluşu. * Süt yayıkta yayılarak yağı alınıp safileştirilmesi. * Fitne çıkarma

TEMAHUK : Ottoman Turkish

İnat etmek

TEMAHÜL : Ottoman Turkish

Mühlet verme. Yavaş ve ağır davranma

TEMAKKUK : Ottoman Turkish

Dinlene dinlene içmek

TEMALÜ' : Ottoman Turkish

Arkadaş olmak

TEMALÜK : Ottoman Turkish

Nefsini zaptetme. Kendine hâkim olma

TEMANÜ : Ottoman Turkish

çatışma

TEMANÜ' : Ottoman Turkish

Çatışma ve birbirine mani olma. İhraç. Adem-i kabul. Tard. (Bak: Bürhan-üt temanü')

TEMARİ : Ottoman Turkish

Şek şüphe etmek. Mücadele etmek

TEMARUZ : Ottoman Turkish

Yalandan hastalanmak. Kendini hasta gibi göstermek

TEMAS : Ottoman Turkish

(Bak: Temass)

TEMAS : Ottoman Turkish

dokunma, değme

TEMASİH : Ottoman Turkish

(Timsah. C.) Timsahlar

TEMASİL : Ottoman Turkish

Timsaller. Suretler. Resimler. Putlar. Semboller. Tasvirler

TEMASS : Ottoman Turkish

(Mess. den) Yan yana bulunma. * Birbirine değme. * Münasebette bulunma

TEMASSUR : Ottoman Turkish

Davarın memesinde kalan sütü sağmak

TEMASSUS : Ottoman Turkish

Emmek

TEMASÜL : Ottoman Turkish

Benzeyiş. Benzeme. Birbirine benzemek. Birbirine müsavi ve müşabih olmak. * Hasta sıhhate, iyi olmağa yaklaşmak. * Mat: Kesirsiz taksim kabul etmek, kesirsiz bölünebilmek.(Temasül tezadın sebebidir, tenasüb tesanüdün esasıdır, sıgar-ı nefs, tekebbürün menbaıdır, zaaf gururun madenidir. Acz, muhalefetin menşeidir, merak ilmin hocasıdır. M.)

TEMATTİ : Ottoman Turkish

(Matiyy. den) Vücutta duyulan ağırlıktan dolayı gerinme. * Yürürken sallanmak

TEMATTUK : Ottoman Turkish

Bir nesnenin lezzetinden ağzını şapırdatmak