Ottoman Turkish
TENBİH : Ottoman Turkish
uyarma, nasihat
TENBİHÂT : Ottoman Turkish
(Tenbih. C.) Tenbihler. İkaz etmeler
TENBİHÂT : Ottoman Turkish
tenbihler, uyarmalar
TENBİK : Ottoman Turkish
Ağaçları aynı hizâda dikmek
TENCİC : Ottoman Turkish
Şâd etmek. Sevindirmek
TENCİD : Ottoman Turkish
Evin içini nakışlı bezlerle süslemek. * Kahraman yapmak
TENCİM : Ottoman Turkish
Yıldız ilmi ile uğraşmak. Yıldızların hareketlerinden mâna çıkarmağa çalışmak
TENCİR : Ottoman Turkish
Korkutmak
TENCİS : Ottoman Turkish
(Necâset. den) Pisleme, murdarlaştırma, pis etme
TENCİYE : Ottoman Turkish
(Necât. dan) Kurtarma
TENCİZ : Ottoman Turkish
Sona erdirme. Sonuçlandırma, neticelendirme. * Sözünü yerine getirme
TENDİD : Ottoman Turkish
Meşhur etmek
TENDİF : Ottoman Turkish
Yün ve pamuk atmak
TENDİYE : Ottoman Turkish
Islatma, nemleme
TENE : Ottoman Turkish
f. Gövde, beden, cüsse, vücut. * Örümcek ağı
TENEBBİ : Ottoman Turkish
(Nübüvvet. den) Peygamberlik iddiasına kalkışma, peygamberlik dâvasında bulunma
TENEBBU' : Ottoman Turkish
Az az işlemek. * Yerden kaynama. Nebean etme
TENEBBÜ' : Ottoman Turkish
(Nübüvvet. den) Peygamberlik iddiasına kalkışma
TENEBBÜH : Ottoman Turkish
Uyanmak. Kendine gelmek. Aklını başına getirmek
TENEBBÜH : Ottoman Turkish
uyanış
TENEBBÜT : Ottoman Turkish
Büyümek. Yerden çıkıp biten nebat gibi yetişmek
TENEBBÜT : Ottoman Turkish
üyüme, yetişme
TENECCÜC : Ottoman Turkish
Çok olmak. * Zayıflamak, süst olmak. * Aşağı gelmek. * Geniş yer tutmak
TENEDDİ : Ottoman Turkish
Gamkin ve üzüntülü olmak
TENEDDUH : Ottoman Turkish
Koyunun otlamaktan semiz ve besili olması
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani