Multilingual Turkish Dictionary

Ottoman Turkish

Ottoman Turkish
HEBRAKÎ : Ottoman Turkish

Demirci. * Yabani öküz

HEBRE : Ottoman Turkish

(C.: Heberât) Et parçası

HEBREME : Ottoman Turkish

Obur. Yemeğe düşkün. * Geveze

HEBS : Ottoman Turkish

Hareket

HEBT : Ottoman Turkish

Birbiri ardınca vurmak

HEBUL : Ottoman Turkish

Yavrusu kalmayan deve

HEBUT : Ottoman Turkish

İniş yer

HEBV : Ottoman Turkish

Ateşin sönmesi

HEBVE : Ottoman Turkish

Toz. * Tozlu yol

HEBY (HEBYE) : Ottoman Turkish

Küçük câriye

HEBZ : Ottoman Turkish

Sür'at yapmak, hız yapmak

HEBÂ : Ottoman Turkish

oşa gitme

HEBÂENMENSÛRÂ : Ottoman Turkish

oşuboşuna

HEBÎB : Ottoman Turkish

Rüzgâr, yel

HEBŞ : Ottoman Turkish

Cem'etmek, toplamak. * Kazanmak, kesbetmek

HECA : Ottoman Turkish

(Hece) Dilin ve ağzın bir hareketi ile çıkan bir veya birkaç harf. Harflerin sesi. Harflerin seslendirilmesi. * Elif-bâ sırasına göre dizili harfler. Bir sözü harfleri ile söylemek. * Şekil. Kıyâfet. * Yemek. * Sükut etmek, susmak

HECACE : Ottoman Turkish

(C.: Hecâcât) Kurbağa

HECAGÛ : Ottoman Turkish

f. Nazım veya nesir yoluyla birinin aleyhinde bulunan. Birini zemmeden, bir kimseyi hicveden

HECCAV : Ottoman Turkish

Çok hicveden. Hiciv söyleyen. (Bak: Hicv)

HECCÂV : Ottoman Turkish

hicveden, yeren

HECE : Ottoman Turkish

(Hecâ) Bir defada söylenebilen, bir veya birkaç harfden meydana gelen sözcük. * Harfleri birer birer söyleyerek okuma

HECE VEZNİ : Ottoman Turkish

"Türklerin eskiden kullandıkları nazım âhengi ölçüsüdür ki, buna ""parmak hesabı"" da denir. Parmak hesabı, Türk edebiyatının başlangıcından XI. yy. a, yani Türklerin aruz veznini öğrenmelerine kadar Türk nazmının yegâne âhengi idi. Aruz vezni kabul edilmekle beraber, hece vezni terkedilmeyerek yine halk edebiyatında kullanılagelmiştir. Hece vezninin 3 den 16 ya kadar muhtelif heceli ölçüleri vardır. En çok kullanılanları 7, 8, 11 ve 14 lü hecelerdir."

HECEF : Ottoman Turkish

Yaşlı devekuşu. * Ağır ve boş kimse

HECEMAT : Ottoman Turkish

Hamleler, taarruzlar, hücumlar

HECENNA' : Ottoman Turkish

Uzun ve şişman gövdeli kimse. * Başı dazlak, yaşlı kimse. * Başı dazlak olan devekuşu