Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
DEEP-FREEZE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
İngilizce deep freeze. "Bozulma ihtimali olabilecek yiyecekleri çok düşük derecelerde dondurarak uzun süre saklamak için kullanılan bir tür buzdolabı" anlamında dilimize geçen bu söz için Kurulumuz, derin dondurucu sözünün uygun bir karşılık olduğuna karar vermiştir. Örnek: Hazırladığım köfteleri ihtiyaca göre derin dondurucudan çıkarıp çıkarıp pişiriyorum
DEFANS : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca défense (savunma). Savunma kelimesi dilimize yerleşmiş güzel bir Türkçe kelimedir. Sporda da defansın yerini alması dileğimizdir. Örnek: Savunmaya çekilen takım, anî akınlarla sonuç almayı başardı
DEFANSİF : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Karşılığı: savunmaya dayalı. Örnek: Ev sahibi takım savunmaya dayalı bir oyun çıkardı
DEJENERASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca dégénération. "Soysuzlaşma, soyunun özelliklerini kaybetme" anlamlarında dilimizde kullanılan bu söz için Kurulumuz, yozlaşma kelimesinin uygun bir karşılık olduğu görüşündedir. Buna bağlı olarak dilimizde kullanılan dejenere için yozlaşmış, dejenere etmek için yozlaştırmak, dejenere olmak, dejenerasyona uğramak içinse yozlaşmak sözleri rahatlıkla kullanılabilir. Örnek: Yüzyıllar boyunca gittikçe yozlaşan ve millî olmaktan uzaklaşan değerlerimiz, artık özüne, aslına kavuşmalıdır
DEKLÂRASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca déclaration. "Bildirme, duyurma, ilân etme" anlamında Türkçede kullanılan bu söz, "kamuoyuna yapılan açıklama, bildiri" anlamıyla da geçmektedir. Bu söz için Kurulumuzun önerdiği karşılık bildirge'dir. Deklârasyon sözü yanında aynı kökten deklâre etmek ve deklâre edilmek kelimeleri de bulunmaktadır. Bunlardan deklâre etmek için bildirmek, açıklamak, deklâre edilmek için bildirilmek, açıklanmak fiilleri kullanılmalıdır. Örnekler: Gazete, bundan bir ay önce yayımladığı bildirgede, bundan böyle doğru haber vereceğini, kavgalardan uzak kalacağını ilân etti. Bu husus, yetkili kimselerin ağızlarından resmen bildirilmedi. Hükûmet, bütün tedbirleri içeren orta ve uzun vadeli yeni bir paket ile kamuoyu önüne çıkmalı, neyi ne zaman yapacağını bildirmeli
DEKODER : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca decodeur. "Şifre çözücü" anlamındaki bu kelime için Kurulumuz, çözücü kelimesinin uygun bir karşılık olduğu kararına varmıştır. Örnek: Çözücülerinizi Karum'daki Bosch bayiinden alabilirsiniz
DEKOLTE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızcadan dilimize geçen decolleté kelimesi Türkçe Sözlük’te, "
Kollarının, göğüs ve sırtının bir kısmı açık kadın giysisi.
Açık." şeklinde anlamlandırılmıştır. Kurulumuz bu söz için açık veya açık giysi kelimelerinin uygun birer karşılık olduğunda birleşmiştir. Örnek: Baloda türbanlı hanımların yanı sıra açık giysili hanımlar da vardı
DEKONT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca décompte. Dilimizde sık kullanılan bu söz, "ödenmiş veya ödenecek olan hesapların dökümü, kapatılan bir hesaptan yapılacak indirme" anlamlarında geçer. Kurulumuz, hesap belgesi sözünün dekont yerine kullanılabilecek uygun bir karşılık olduğunda birleşmiştir. Örnek: Ödemeyi yaptıktan sonra hesap belgesini bankadan almayı unutmayın
DEMAGOJİ : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca démagogie (halk avcılığı, lâf ebeliği). "Mugalâta" kelimesiyle de karşıladığımız demagoji için teklif ettiğimiz karşılıklar: lâf ebeliği, lâfazanlık. Örnek: Konuyu ciddî olarak tartışmak yerine lâf ebeliğini (lâfazanlığı) tercih ediyor
DEMARKE OLMAK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca démarqué (işareti, markası kaldırılmış; sporda markajdan kurtarılmış). "Boşta olmak veya rakip oyuncuların tutmasından (gölgelemesinden) kurtulmuş olmak" anlamında kullanılan bu söz için teklif edilen karşılıklar: boşta olmak, sıyrılmak. Örnek: Ali, rakip oyuncuların gölgelemesinden sıyrıldı
DEPAR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca départ (yola çıkma, hareket, kalkış). "Yarışın başlama anı" anlamında kullanılan bu söz için teklif ettiğimiz karşılık: çıkış. Ancak bu kelimenin birleşik fiiller içinde farklı kullanılışları vardır. Onların karşılıkları da aşağıda gösterilmiştir
DEPARTMAN : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca département (bölüm; eyalet; bakanlık). Dilimizde mağazaların ve fakültelerin bölümleri için bazı kimselerce kullanılmaktadır. Oysa bu anlamda bölüm kelimesi Türkçenin güzel kelimelerinden biridir. Örnekler: Fakültemizin Tarih bölümü; kadın giyimi bölümü; pazarlama bölümü; satış bölümü
DEPLÂSMAN : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca déplacement (yer değiştirme).
Takımın başka bir şehir veya ülkede oynaması.
Oyun sırasında oyuncunun yer değiştirmesi. Birinci anlam için teklif edilen karşılık: yabancı saha. Örnek: Yabancı sahada oynamamıza rağmen başarı kazandık
DEPRESYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca dépression "çökme, göçme, çukurlanma, kuvvetten düşme" anlamlarındadır. Bu söz için önerimiz, çöküntü veya ruh çöküntüsü'dür. Örnek: Ekonomide yaşanan çöküntü haziran sonu bilânçolarına yansıdı
DESTİNASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızcadan dilimize geçen, "gidilecek yer; gönderilen yer, hedef" anlamındaki bu kelimenin iki ayrı kullanımı için Kurulumuz (biletlerde) varış yeri ve (ticarette) hedef karşılıklarının kullanılmasını uygun bulmuştur
DETONE (OLMAK) : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca (patlamak, infilâk etmek; falso yapmak, perdeyi şaşırmak). Mecazen "aykırı düşmek" anlamına da gelir. Bizde daha çok müzik alanında kullanılan bu kelime için önerimiz perdesizleşmek veya perdesi bozulmak'tır. İsim olarak bu söz "patlama, falso yapma, aykırı düşme" anlamındadır. Bu kullanım için perdesiz karşılığı uygun görülmüştür. Örnekler: Son zamanlarda ünlü tenor Pavorotti'nin bazı aryaları söylerken sesinin perdesizleştiği gözleniyor. Sanatçının sesi bu hafta kelimenin tam anlamıyla perdesizdi
DEZENFORMASYON : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Lâtince desinformation. Dilimize “kasten yanlış haber yayarak gerilim yaratma yöntemi, tahrikçilik” anlamlarında Fransızcadan giren bu söze Kurulumuz, yanıltma haber ve bilgi çarpıtma karşılıklarını teklif etmektedir. Örnek: Bazı siyasîler günümüzün moda sözü olan bilgi çarpıtma yöntemiyle göz boyama taktiğini sürdürmektedirler
DİASPORA : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca diaspora. "Sürgünden sonra Yahudilerin dünyanın çeşitli yerlerine yayılması" anlamına gelen bu söz günümüzde başka tehcir ve göç olayları için de kullanılmaktadır. Kurulumuz, bu söz için kopuntu karşılığını önermektedir. Örnekler: Yahudilerden Çinlilere kadar dünya, sayısız kopuntu gruplarını barındırır. Bütün kopuntuların ortak özelliği ise, terk edilen yurdun efsaneye dönüştürülmesinde odaklaşır
DİNAMO : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca dynamo (mekanik enerjiyi elektrik enerjisine çeviren alet). Sporda, mecazî olarak "sürükleyici oyuncu, güç kaynağı" anlamlarında kullanılmaktadır. Bu anlamlar için tekliflerimiz: sürükleyici, güç kaynağı. Örnekler: Suat takımın sürükleyicisi idi. Bir güç kaynağı gibi oyunu götürdü
DİSCOUNT : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
İngilizce discount. "İndirim yapmak, tenzilât” anlamında ve özgün imlâsıyla dilimizde kullanılmaya başlanan bu kelime için Kurulumuz, indirimci mağaza ve ucuzcu mağaza karşılıklarını önermektedir. Örnek: Türkiye’de indirimci mağazalar (ucuzcu mağazalar) arasındaki rekabet giderek artıyor
DİSK : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca disque (disk; plâk). Spor, müzik vb. alanlarda dairevî, yassı cisimler için kullanılan bu kavrama bütün alanlarda şu karşılık uygun düşmektedir: teker
DİSK-PLAYER : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
İngilizce disk (yassı, dairesel cisim) + player (çalan, çalmak için kullanılan cihaz). Kurulumuz bu söz için tekerçalar karşılığını önermektedir. Örnek: Arçelik yeni müzik seti ve tekerçalarlarını büyük bir reklâm kampanyasıyla tanıttı
DİSKJOKEY : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
İngilizceden Türkçeye geçen bu kelime disk-player kelimesine verilen karşılık örnek alınarak tekerçalarcı diye karşılanmıştır (kısaltması: TÇ). Örnek: Sunucumuz tekerçalarcılık görevini de birlikte yürütüyor
DİSPONİBİLİTE : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca disponibilité (kullanılabilirlik; elde bulunan ve kullanılabilecek durumda olan para; tasarruf; açığa çıkarılmış, bakanlık emrine alınmış). Dilimizde bankacılıktaki anlamıyla kullanılan disponibilite sözü için teklif ettiğimiz karşılık: hazır para. Örnek: Bankaların hazır para yükümlülüklerinin artırılması, Merkez Bankasının işini kolaylaştıracak
DİSTRİBÜTÖR : Turkish Turkish Yabanci Kelimelerin Karsiligi
Fransızca distributeur (dağıtıcı). Bu kelime için dilimizde zaten dağıtıcı sözü vardır. Örnekler: Şirketimizin Anadolu'nun çeşitli illerinde yüzden fazla dağıtıcısı bulunmaktadır. Otomobilin elektrik donanımında bir arıza var, galiba dağıtıcısı değişecek
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani