Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
KABA : Turkish Turkish

terbiyeye, inceliğe aykırı

KABA : Turkish Turkish

hafif olduğu halde kalın ya da oylumlu

KABA : Turkish Turkish

kuyruksokumunun iki yanındaki şişkin yer, kalça

KABA ET : Turkish Turkish

kaba

KABA KÂĞIT : Turkish Turkish

ir şey sarmak için kullanılan kalın kâğıt

KABA KUVVET : Turkish Turkish

yasadışı eylemlerle bir amaca ulaşmak için tutulan yol

KABA SABA : Turkish Turkish

görgüsüz

KABA SABA : Turkish Turkish

özensiz

KABA ŞİŞ : Turkish Turkish

kabakulak

KABA SOFU : Turkish Turkish

dini yanlış yorumlayarak ibadet ve düşüncede aşırılığa kaçan

KABABURUN : Turkish Turkish

sazangillerden, eti kılçıklı küçük bir balık (chondrostoma nasus)

KABACA : Turkish Turkish

kaba bir biçimde

KABACA : Turkish Turkish

ırice, büyükçe

KABADAYI : Turkish Turkish

korkusuz, iyi dövüşen, kendine özgü namus kurallarının dışına çıkmayan kimse

KABADAYI : Turkish Turkish

abayiğit, koçak

KABADAYI : Turkish Turkish

ir şeyin en iyisi, başta geleni

KABADAYICA : Turkish Turkish

kabadayı gibi, kabadayıya benzer biçimde

KABADAYILAŞMA, KABADAYILANMA : Turkish Turkish

kabadayılık etme

KABADAYILAŞMAK, KABADAYILANMAK : Turkish Turkish

kabadayılık etmek, kabadayı gibi davranmak

KABADAYILIK : Turkish Turkish

kabadayı olma durumu ya da kabadayıca davranış

KABADAYILIK TASLAMAK : Turkish Turkish

kabadayı gibi davranmak, kabadayı gibi görünmeye çalışmak

KABAHAT BULMAK : Turkish Turkish

ir kusur, suç aramak

KABAHAT ETMEK ( YA DA İŞLEMEK) : Turkish Turkish

suç olacak, kusur sayılacak bir iş yapmak

KABAHAT, -Tİ : Turkish Turkish

uygunsuz eylem, çirkin, yakışıksız davranış, suç, °kusur, °töhmet

KABAHAT, -Tİ : Turkish Turkish

hafif hapis, para cezası ya da meslek ve sanattan alıkonulma ile cezalandırılan hafif suç