Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
( BİR KİMSEYE) ABA ALTINDAN SOPA (DEĞNEK) GÖSTERMEK : Turkish Turkish

yumuşak görünüm altında gözdağı vermek

( BİRİNİN) AFYONUNU PATLATMAK : Turkish Turkish

irinin keyfini bozarak onu öfkelendirmek

(... ETMENİN) ÂLEMİ VAR MI ? : Turkish Turkish

"yakışık alır mı, uygun olur mu?" anlamında kullanılır

(...-DEN) ANLAM ÇIKARMAK : Turkish Turkish

demek isteneni kendine göre yorumlamak

(...-DEN) ANLAM ÇIKARMAK : Turkish Turkish

demek isteneni kendine göre yorumlamak

(...-E) ANLAM KATMAK : Turkish Turkish

değerini yükseltmek

(ADAM, İNSAN...) SIRASINA GEÇMEK : Turkish Turkish

adam, insan denecek bir durumu yokken nasılsa öyle sayılmak

(ADINA) GÖLGE DÜŞÜRMEK : Turkish Turkish

ir şeyin değerine ya da ününe sönüklük getirmek

(AĞAÇLARA) SU YÜRÜMEK : Turkish Turkish

ilkbahara doğru ağaçlar tomurcuklanmaya başlamak

(AĞZINDAN) İNCİ SAÇMAK : Turkish Turkish

irbirinden güzel sözler söylemek

(AKLINA YA DA İÇİNE) SIĞDIRAMAMAK : Turkish Turkish

katlanamamak, dayanamamak

(ALLAH) YÜRÜ YA KULUM DEMİŞ : Turkish Turkish

herhangi bir alanda çok çabuk ilerleyenler, başarı kazananlar için söylenir

(ARALARINDA) KAN OLMAK : Turkish Turkish

aralarında kan davası bulunmak

(ARALARINDAN) KARA KEDİ GEÇMEK : Turkish Turkish

irbirinden soğumak, aralarına soğukluk girmek

(ARKASINDA YA DA SIRTINDA) YUMURTA KÜFESİ YOK YA! : Turkish Turkish

kendisine bir zarar getirmeyeceğini bildiği için, doğru sayılmayan bir davranışta bulunmaktan çekinmeyenler için söylenir

(ARKASINDAN) TENEKE ÇALMAK : Turkish Turkish

tenekeye sopa vb. ile vurarak giden bir kişiye hakaret etmek

(AT) TIRISA KALKMAK : Turkish Turkish

tırıs gitmeye başlamak

(ATIN) EYERİ BOŞ KALMAK : Turkish Turkish

inicisi ölmek

(AYNI YA DA BİR) YOLA ÇIKMAK : Turkish Turkish

aynı sonuca varmak

(BEN) ŞAHIMI BU KADAR SEVERİM : Turkish Turkish

en özverinin bundan çoğunu göze alamam

(BIÇAK, ÇAKI) SUYU KESİYOR : Turkish Turkish

çok körleşmiş

(BİR CİSMİN) İZİNİ DÜŞÜRMEK : Turkish Turkish

izdüşümünü çıkarmak

(BİR DAVRANIŞI BİRİNE) REVA GÖRMEK ( YA DA GÖRMEMEK) : Turkish Turkish

ir davranışı, bir olayı bir kimse için uygun görmek (ya da görmemek)

(BİR DURUM YA DA DÜŞÜNCENİN) IŞIKI ALTINDA : Turkish Turkish

ir durum ya da düşüncenin konuyu aydınlatmasından yararlanarak, onu göz önünde tutarak

(BİR HESABI, BİRİNİN) ZİMMETİNE GEÇİRMEK : Turkish Turkish

ir hesabı, birinin borcuna eklemek