Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
LÖNGÜRDEK : Turkish Turkish

ıri yapılı, kaba saba kişi

LÖNGÜRDEMEK : Turkish Turkish

at koşarken yer sarsılmak

LONGUZ : Turkish Turkish

deniz ya da ırmaklarda birdenbire derinleşen yer

LOP : Turkish Turkish

ir organın yuvarlak ve birbirinden ayrılmış parçalarından her biri

LÖP : Turkish Turkish

ıri ve yumuşak

LOP İNCİR : Turkish Turkish

iri ve yumuşak bir tür incir

LOP LOP : Turkish Turkish

iri parçalar durumunda (yemek ya da yutmak)

LÖP LÖP : Turkish Turkish

iri ve yumuşak olan

LOP YUMURTA : Turkish Turkish

suda çok kaynatılmış yumurta, katı

LOP, -PU : Turkish Turkish

yumuşak, yuvarlak ve irice

LOPÇUK : Turkish Turkish

küçük lop

LOPPADAK : Turkish Turkish

lop diye ses çıkararak

LOPUR : Turkish Turkish

ir şeyi yerken ya da yutarken çıkan ses

LÖPÜR : Turkish Turkish

ir şeyi yerken ya da yutarken çıkan ses

LOPUR LOPUR : Turkish Turkish

lopur sesi çıkararak

LÖPÜR LÖPÜR : Turkish Turkish

löpür sesi çıkararak

LOPURDATMAK : Turkish Turkish

yemeği lopur lopur sesi çıkararak yemek

LOR : Turkish Turkish

ir tür taze, yumuşak ve tuzsuz beyaz peynir

LORENTİYUM, LAVRENSİYUM : Turkish Turkish

atom numarası 103 olan, 1961'de berkeley'de kaliforniyum atomlarının bor çekirdekleriyle bombardımanından elde edilen yapay element, simgesi lr (eskiden lw)

LORT : Turkish Turkish

ıngiltere'de babadan oğula ya da ilk erkek kalıtçıya geçen ya da kral tarafından bağışlanan soyluluk sanı

LORT : Turkish Turkish

lortlar kamarası üyesi

LORT : Turkish Turkish

çok zengin kimse

LORT GİBİ : Turkish Turkish

olluk içinde ve rahat bir biçimde

LORTA : Turkish Turkish

ayakkabı kalıbının çapı

LORTLAR KAMARASI : Turkish Turkish

ıngiliz parlamentosunda senato