Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
MÜESSİR : Turkish Turkish

etken

MÜESSİR OLMAK : Turkish Turkish

etkilemek

MÜESSİS : Turkish Turkish

kurucu

MÜEYYİDE : Turkish Turkish

yaptırım, yaptırma gücü

MÜEZZİN : Turkish Turkish

namaz vakitlerini bildirmek için ezan okuyan din görevlisi

MÜEZZİNLİK : Turkish Turkish

müezzin olma durumu ya da müezzinin görevi

MUFASSAL : Turkish Turkish

ayrıntılı

MÜFEKKİRE : Turkish Turkish

düşünme yetisi ya da gücü

MÜFERRİH : Turkish Turkish

ıç açıcı, ferahlık verici

MÜFESSİR : Turkish Turkish

kısa ve anlaşılması güç bir metni açıklayan, açıklığa kavuşturan, metnin anlam ve amacı üstünde yorumda bulunan (kimse)

MÜFESSİR : Turkish Turkish

kuran'ı yorumlayan (kimse)

MÜFETTİŞ : Turkish Turkish

ir kuruluştaki işlerin yasa ve tüzüklere uygun olarak yürütülüp yürütülmediğini denetleyen kimse

MÜFETTİŞLİK : Turkish Turkish

müfettişin görevi ya da orunu

MÜFİT : Turkish Turkish

yararlı, °faydalı

MÜFİT : Turkish Turkish

anlatan, °ifade eden

MUFLA : Turkish Turkish

cisimleri, aleve değdirmeden ateşin etkisine uğratmak için kullanılan büyük toprak kap

MÜFLİS : Turkish Turkish

ir işte bütün parasını batırmış, batkın, °iflas etmiş

MÜFLON : Turkish Turkish

çiftparmaklılardan, eğri boynuzlu, yabani bir koyun türü (ovis musimon)

MÜFLON : Turkish Turkish

palto, yağmurluk gibi giysilerin içine dikilen ya da geçirilen astar

MÜFLON : Turkish Turkish

çizme bot vb. içini kaplayan kumaş

MÜFLONLU : Turkish Turkish

ıçinde keçe bulunan çok kalın, yumuşak, parlak tüylü kumaş

MÜFLONLU : Turkish Turkish

u kumaş geçirilerek yapılmış olan

MÜFREDAT, -TI : Turkish Turkish

ir bütünü oluşturan bireyler, ayrıntılar: bir listenin, bir hesabın müfredatı

MÜFRET : Turkish Turkish

tekil

MÜFREZ : Turkish Turkish

ir bütünden ayrılmış