Multilingual Turkish Dictionary

Turkish Turkish

Turkish Turkish
MÜTEHEVVİR : Turkish Turkish

öfkeli, kızgın

MÜTEKABİL : Turkish Turkish

karşılıklı

MÜTEKABİLİYET ESASI ÜZERİNE : Turkish Turkish

karşılıklı olarak

MÜTEKABİLİYET, -Tİ : Turkish Turkish

karşılıklı olma durumu

MÜTEKAİT : Turkish Turkish

emekli

MÜTEKÂMİL : Turkish Turkish

olgunlaşmış, gelişmiş, gelişkin

MÜTEKÂSİF : Turkish Turkish

yoğunlaşmış, koyulaşmış, derişik

MÜTEKEBBİR : Turkish Turkish

kibirli, kendini beğenmiş

MÜTEKELLİM : Turkish Turkish

söyleyen, konuşan

MÜTEKELLİM : Turkish Turkish

irinci kişi

MUTEKİT : Turkish Turkish

ir şeye inanan, itikat eden, inançlı, inanlı, imanlı, °mümin, °dindar

MÜTEMADİ : Turkish Turkish

sürekli, aralıksız

MÜTEMADİYEN : Turkish Turkish

ara vermeden, sürekli olarak, biteviye

MÜTEMAYİL : Turkish Turkish

ıstekli görünen, eğilimi olan: yeniliğe mütemayil

MÜTEMAYİZ : Turkish Turkish

kendini gösteren, sivrilen

MÜTEMEKKİN : Turkish Turkish

yerleşmiş olan, yerleşik

MÜTEMERKİZ : Turkish Turkish

derişik, °mütekâsif

MUTEMET : Turkish Turkish

kendisine inanılıp güvenilen kimse

MUTEMET : Turkish Turkish

dairelerde, işyerlerinde kimi para işlerine bakan görevli

MUTEMETLİK : Turkish Turkish

mutemedin görevi

MÜTEMMİM : Turkish Turkish

tamamlayan, bütünleyen, bitiren

MÜTEMMİM : Turkish Turkish

ütünler

MÜTEMMİM : Turkish Turkish

tümleç

MÜTEMMİM CÜZ : Turkish Turkish

ütünleyici parça

MUTENA : Turkish Turkish

özenilmiş, özenle yapılmış