Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
SET : English Turkish Medicals

Koymak, yerleştirmek, kırık veya çıkığı, uygunsuz yöntemlerle normal yerine koymak;
Tesbit etmek, kılımdamaz hale getirmek;
Sertleştirmek veya sertleşmek;
Herhangi bir tıbib müdahale esnasında kullanılan alet ve araçların oluşturduğu takım, alet takımı

SETA : English Turkish Medicals

(setae). Domuz kılına benzer sert organ

SETACEOUS : English Turkish Medicals

Kıl gibi, kıl şeklinde, kıllı

SETIFEROUS : English Turkish Medicals

Üzerinde sert kıllar bulunan, sert kıllı

SETIFORM : English Turkish Medicals

Sert kıl şeklinde, sert kıla benzeyen

SETON : English Turkish Medicals

Kıl fitili,
Kıl fitilinden çıkan cerahat

SEX : English Turkish Medicals

Cinsiyet, cinsiyet, cinslik, erkeklik veya dişilik

SEX-LIMITED : English Turkish Medicals

Sadece bir cinsi etkileyen, sadece bir cinste görülen

SEX-LINKED : English Turkish Medicals

Cinsiyet kromozomu üzeindeki genlerle evlada geçmiş, bu genler tarafından oluşturulmuş (karakter, hastalık v.s.)

SEXIVALENT : English Turkish Medicals

Altı değeril (Element'in birleşme gücü hakkında)

SEXLESS : English Turkish Medicals

ne erkek ne dişi özellği gösteren, cinsiyetsiz

SEXOLOGY : English Turkish Medicals

Biyolocik açıdan cinsiyet ve cinsel temasın bilimsel incelenmesi, cinslikbilim, cinsiyet ilmi, seksoloji

SEXOPATHY : English Turkish Medicals

Cinsel ilişki ve advranışlarda anormallikle belirgin herhangi bir durum, bu nitelikle belirgin cinsel bozukluk, cinsel sapıklık, seksopati

SEXTAN : English Turkish Medicals

Altı günde bir olan veya gelen

SEXTIGRAVIDA : English Turkish Medicals

Altıncı çocuğuna gebe kadın, altıncı gebeliği üzerindeki kadın

SEXTIPARA : English Turkish Medicals

Altı defa doğum yapan kadın (para VI)

SEXTUPET : English Turkish Medicals

Bir karında doğan altı çocuktan biri

SEXUAL : English Turkish Medicals

Cinsi, cinsel, seksüel

SEXUALITY : English Turkish Medicals

Cinsiyet, cinsilk, seksüalite;
Kişinin gösterdiği cinsel faaliyet, özellikle bu faaliyetin kuvvet ve derecesi

SEXUALLY : English Turkish Medicals

adCinsel olarak

SEXY : English Turkish Medicals

Cinsel cazibe gösteren, cinsel cazibeye sahip

SHADOW : English Turkish Medicals

Normal rengini kaybetmiş soluk eritrosit (hemoliz sonucu);
Gölge, karartı (Röntgen filmindeki gölge veya karartı gibi)

SHADOW-CASTING : English Turkish Medicals

Ültramikroskopik cisimlerin mikroskop altında görülebilmelerini sağlamak için krom veya altın gibi maddelerle kaplanması

SHAFT : English Turkish Medicals

Uzun kemiğn sütün şeklindeki gövde kısmı, kemik diafizi;
Silindirik şekil gösteren ismin orta kısmı