Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
ELECTRICAL APPLIANCE : English Turkish Redhouse

elektrikli alet; elektrikli aygıt

ELECTRICAL ENGINEER : English Turkish Redhouse

elektrik mühendisi

ELECTRICIAN : English Turkish Redhouse

e.lec.tri.cianîlektrîş'ın isim elektrikçi, elektrik tesisatçısı

ELECTRICITY : English Turkish Redhouse

e.lec.tric.i.tyîlektrîs'ıti isim elektrik

ELECTRIFICATION : English Turkish Redhouse

e.lec.tri.fi.ca.tionîlektrıfîkey'şın isim elektriklendirme, elektrifikasyon

ELECTRIFY : English Turkish Redhouse

e.lec.tri.fyîlek'trıfay fiil
elektriklendirmek.
elektriklemek.
heyecanlandırmak, heyecan vermek

ELECTROCARDIOGRAM : English Turkish Redhouse

e.lec.tro.car.di.o.gramîlek'trokar'diyıgräm' isim, tıbbi elektrokardiyogram

ELECTROCUTE : English Turkish Redhouse

e.lec.tro.cuteîlek'trıkyut fiil
elektrikle öldürmek.
elektrikli sandalyede idam etmek

ELECTRODE : English Turkish Redhouse

e.lec.trodeîlek'trod isim elektrot

ELECTROLYSIS : English Turkish Redhouse

e.lec.trol.y.sisîlektral'ısîs isim elektroliz

ELECTROLYTE : English Turkish Redhouse

e.lec.tro.lyteîlek'trılayt isim elektrolit

ELECTROMAGNET : English Turkish Redhouse

e.lec.tro.mag.netîlek'tromäg'nît isim elektromıknatıs

ELECTROMAGNETIC : English Turkish Redhouse

e.lec.tro.mag.net.icsıfat elektromanyetik

ELECTRON : English Turkish Redhouse

e.lec.tronîlek'tran isim elektron

EMERGENT : English Turkish Redhouse

e.mergentsıfat çıkan, meydana çıkan

EMERITUS : English Turkish Redhouse

e.mer.i.tusîmer'ıtıs sıfat emeritus (emekli bir üniversite öğretim görevlisine verilen unvan)

EMERY : English Turkish Redhouse

em.er.yem'ıri isim zımpara

EMERY BOARD : English Turkish Redhouse

zımparalı tırnak törpüsü

EMETIC : English Turkish Redhouse

e.met.icîmet'îk sıfat, isim kusturucu (ilaç)

EMIGRANT : English Turkish Redhouse

em.i.grantem'ıgrınt isim göçmen

EMIGRATE : English Turkish Redhouse

em.i.grateem'ıgreyt fiil göç etmek

EMIGRATION : English Turkish Redhouse

em.i.gra.tionisim göç

EMINENCE : English Turkish Redhouse

em.i.nenceem'ınıns isim
yüksek bir mevki.
yükseklik; yüksek yer, tepe

EMINENT : English Turkish Redhouse

em.i.nentem'ınınt sıfat
yüksek (mevki).
tanınmış ve üstün, ünlü (kişi).
yüksek (yer)

EMISSARY : English Turkish Redhouse

em.is.sar.yem'ıseri isim özel bir görevle gönderilen kişi