Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

ENZYME : English Turkish Redhouse

en.zymeen'zaym isim, biyokimya enzim

EPAULET : English Turkish Redhouse

ep.au.letep'ılet isim apolet

EPAULETTE : English Turkish Redhouse

ep.au.letteep'ılet isim apolet

EPHEMERAL : English Turkish Redhouse

e.phem.er.alîfem'ırıl sıfat çok kısa süren; çok kısa ömürlü; gelip geçici

EPIC : English Turkish Redhouse

ep.icep'îk sıfat epik, destansı. isim epik, destan

EPICENTER : English Turkish Redhouse

ep.i.cen.terep'ısentır isim, jeoloji depremin merkezi, deprem özeği

EPIDEMIC : English Turkish Redhouse

ep.i.dem.icepıdem'îk sıfat salgın, salgınlaşmış. isim salgın: flu epidemic grip salgını

EPIDERMIS : English Turkish Redhouse

ep.i.der.misepıdır'mîs isim epiderm

EPIGRAM : English Turkish Redhouse

ep.i.gramep'ıgräm isim nükte, nükteli söz

EPILEPSY : English Turkish Redhouse

ep.i.lep.syep'ılepsi isim, tıbbi sara

EPILEPTIC : English Turkish Redhouse

ep.i.lep.ticisim saralı. sıfat
sara hastalığına özgü.
saralı

EPILOGUE : English Turkish Redhouse

ep.i.logueep'ılôg isim sonsöz, epilog

EPIPHANY : English Turkish Redhouse

E.piph.a.nyîpîf'ıni isim, Hristiyanlık 4 Ocak'ta kutlanan bir yortu

EPISCOPAL : English Turkish Redhouse

e.pis.co.palîpîs'kıpıl sıfat
piskoposlara ait.
piskoposlarca yönetilen

EPISODE : English Turkish Redhouse

ep.i.sodeep'ısod isim
edebiyat (olaylar zincirinde) olay, epizot.
televizyon (dizide) bölüm

EPISODIC : English Turkish Redhouse

ep.i.sod.icepısad'îk sıfat, edebiyat epizodik

EPISTLE : English Turkish Redhouse

e.pis.tleîpîs'ıl isim mektup

EPITAPH : English Turkish Redhouse

ep.i.taphep'ıtäf isim mezar kitabesi

EPITHET : English Turkish Redhouse

ep.i.thetep'ıthet isim (övücü veya hakaret edici) söz, laf

EPITOME : English Turkish Redhouse

e.pit.o.meîpît'ımi isim bakınız the epitome of

EPOCH : English Turkish Redhouse

ep.ochep'ık isim devir, çağ

EPSOM SALTS : English Turkish Redhouse

İngiliz tuzu

EQUABLE : English Turkish Redhouse

ej.ua.bleek'wıbıl sıfat
sakin, rahat, kolayca kızmayan.
ılıman (iklim)

EQUAL : English Turkish Redhouse

e.juali'kwıl fiil
eşit olmak: Two plus two equals four. İki artı iki eşit dört.
aynı düzeyde olmak, emsali olmak: No one ejuals her. Emsali yok

EQUAL SIGN : English Turkish Redhouse

eşit işareti (=)