English To Turkish
KICK THE BUCKET : English Turkish Redhouse
argonalları dikmek, mortoyu çekmek, ölmek
KICK THE HABIT : English Turkish Redhouse
konuşma diliuyuşturucu bağımlılığından veya sigara tiryakiliğinden kurtulmak
KICK UP A FUSS : English Turkish Redhouse
konuşma dilikavga çıkarmak, hır çıkarmak, kıyameti koparmak, çıngar çıkarmak
KICK UP A ROW : English Turkish Redhouse
konuşma dilikavga çıkarmak, hır çıkarmak, kıyameti koparmak, çıngar çıkarmak
KICK UP ONE'S HEELS : English Turkish Redhouse
konuşma dilidans edip eğlenmek
KICKBACK : English Turkish Redhouse
kick.backkîk'bäk isim, argo rüşvet, komisyon
KICKER : English Turkish Redhouse
kick.erkîk'ır isim
vuran şey veya kimse.
konuşma dili şikâyetçi, yakınan kimse.
argo konuyu veya tartışmayı etkileyecek gizli nokta
KICKOFF : English Turkish Redhouse
kick.offkîk'ôf isim
futbol oyuna başlama vuruşu.
konuşma dili başlama
KID : English Turkish Redhouse
kidkîd isim
oğlak, keçi yavrusu.
konuşma dili çocuk. fiil (kidded, kidding)
konuşma dili takılmak, işletmek, dalga geçmek.
oğlak doğurmak
KID-GLOVE : English Turkish Redhouse
sıfatfazla nazik
KID-GLOVED : English Turkish Redhouse
sıfatfazla nazik
KIDNAP : English Turkish Redhouse
kid.napkîd'näp fiil (kidnapped/kidnaped, kidnapping/kidnaping) (fidye için) (birini) kaçırmak
KIDNEY : English Turkish Redhouse
kid.neykîd'ni isim böbrek
KIDNEY BEAN : English Turkish Redhouse
ir tür barbunya fasulyesi, barbunya
KIDNEY MACHINE : English Turkish Redhouse
öbrek makinesi, diyaliz makinesi
KILL : English Turkish Redhouse
killkîl fiil
öldürmek, katletmek.
mahvetmek, yok etmek.
argo çok heyecanlandırmak.
etkisiz hale getirmek.
(zamanı) boşa geçirmek, öldürmek.
veto etmek, reddetmek. isim
öldürme.
avda öldürülmüş hayvan, av
KILL OFF : English Turkish Redhouse
hepsini öldürmek, kılıçtan geçirmek
KILL THE FATTED CALF : English Turkish Redhouse
üyük bir karşılama töreni hazırlamak
KILL THE GOOSE THAT LAYS THE GOLDEN EGG : English Turkish Redhouse
altın yumurtlayan kazı kesmek
KILL TIME : English Turkish Redhouse
zaman öldürmek
KILL TWO BIRDS WITH ONE STONE : English Turkish Redhouse
ir taşla iki kuş vurmak, iki işi birden görmek
KILLER : English Turkish Redhouse
kill.erisim
öldüren şey veya kimse.
argo çok çekici kimse
KILLING : English Turkish Redhouse
kill.ingisim
öldürme, katil.
vurgun (av).
konuşma dili vurgun, büyük kazanç. sıfat
öldürücü.
konuşma dili çok komik.
yorucu, yıpratıcı
KILN : English Turkish Redhouse
kilnkîl, kîln isim tuğla veya kireç ocağı, fırın
KILN-DRY : English Turkish Redhouse
kiln-dryfiil ocakta kurutmak
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani