Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

MOUND : English Turkish Redhouse

moundmaund isim
tümsek, tepecik, küme.
höyük.
yığın

MOUNT : English Turkish Redhouse

mountmaunt isim dağ, tepe

MOUNT A PRODUCTION OF : English Turkish Redhouse

(oyunu) sahneye koymak

MOUNT GUARD : English Turkish Redhouse

nöbet tutmak

MOUNT SINAI : English Turkish Redhouse

Sina Dağı

MOUNTAIN : English Turkish Redhouse

moun.tainmaun'tın isim
dağ.
yığın

MOUNTAIN CHAIN : English Turkish Redhouse

sıradağ, sıradağlar

MOUNTAIN RANGE : English Turkish Redhouse

dağ silsilesi

MOUNTAINEER : English Turkish Redhouse

moun.tain.eerisim
dağlı kimse.
dağcı

MOUNTAINOUS : English Turkish Redhouse

moun.tain.oussıfat
dağlık.
dağ gibi, çok büyük, çok iri

MOUNTED : English Turkish Redhouse

mount.edmaun'tîd sıfat
ata binmiş, atlı.
takılı, hazır.
kakılmış, kakma

MOUNTED GEM : English Turkish Redhouse

kakma taş

MOUNTED POLICE : English Turkish Redhouse

atlı polis

MOUNTED TROOPS : English Turkish Redhouse

süvari, atlı asker

MOURN : English Turkish Redhouse

mournmôrn fiil
yas tutmak, matem tutmak.
kederlenmek

MOURNER : English Turkish Redhouse

mourn.erisim yaslı kimse

MOURNFUL : English Turkish Redhouse

mourn.fulsıfat
kederli, üzgün.
yaslı.
acıklı, dokunaklı

MOURNING : English Turkish Redhouse

mourn.ingisim
yas tutma.
yas, matem.
matem elbisesi.
yas süresi

MOUSE : English Turkish Redhouse

mousemaus isim (mice)
fare, sıçan.
bilgisayar fare

MOUSETRAP : English Turkish Redhouse

mouse.trapmaus'träp isim
fare kapanı.
tuzak

MOUTH : English Turkish Redhouse

mouthmaudh fiil
söylemek.
dudaklarını oynatarak (bir şey) söyler gibi yapmak

MOUTH ORGAN : English Turkish Redhouse

mızıka, armonika

MOUTHFUL : English Turkish Redhouse

mouth.fulmauth'fûl isim
ağız dolusu.
lokma.
konuşma dili söylenişi güç sözcük

MOUTHPIECE : English Turkish Redhouse

mouth.piecemauth'pis isim
ağızlık.
sözcü

MOUTHWASH : English Turkish Redhouse

mouth.washmauth'wôş isim gargara