Multilingual Turkish Dictionary English To Turkish

THE REPUBLIC OF IRELAND : English Turkish Redhouse

İrlanda Cumhuriyeti

THE REPUBLIC OF THE PHILIPPINES : English Turkish Redhouse

Filipinler Cumhuriyeti

THE REST : English Turkish Redhouse

kalan miktar, kalanlar, geri kalan, artan

THE REVEREND : English Turkish Redhouse

HristiyanlıkSayın (papazın isminden önce kullanılan unvan): the Reverend John Donne Sayın John Donne

THE RICH : English Turkish Redhouse

zenginler

THE ROCK CRAWLED WITH INSECTS. : English Turkish Redhouse

Taşın üstünde böcekler kaynıyordu

THE ROMAN CATHOLIC CHURCH : English Turkish Redhouse

Katolik kilisesi

THE ROMAN EMPIRE : English Turkish Redhouse

Roma İmparatorluğu

THE SABBATH : English Turkish Redhouse

Musevilik çalışılmaması gereken gün, cumartesi günü.
Hristiyanlık çalışılmaması gereken gün; (çoğu Hristiyan için) pazar günü

THE SACRAMENT : English Turkish Redhouse

(komünyonda kullanılan) kutsanmış ekmek

THE SAHARA : English Turkish Redhouse

Sahra

THE SAMPLES RANGE FROM BAD TO EXCELLENT. : English Turkish Redhouse

Örnekler kötü ile mükemmel arasında değişiyor

THE SCOTCH : English Turkish Redhouse

İskoçlar, İskoçya halkı

THE SCOTS : English Turkish Redhouse

İskoçlar, İskoçya halkı

THE SCRIPTURE : English Turkish Redhouse

Kitabı Mukaddes

THE SCRIPTURES : English Turkish Redhouse

Kitabı Mukaddes

THE SEAMY SIDE OF LIFE : English Turkish Redhouse

hayatın güçlüklerle dolu tarafı

THE SECRETARY OF STATE : English Turkish Redhouse

Amerikan İngilizcesiDışişleri Bakanı

THE SHI'A : English Turkish Redhouse

Şia, Şiiler

THE SINAI PENINSULA : English Turkish Redhouse

Sina Yarımadası

THE SMALL HOURS : English Turkish Redhouse

gece yarısından sonraki ilk saatler

THE SNIFFLES : English Turkish Redhouse

konuşma dilihafif nezle

THE SOCIAL SCIENCES : English Turkish Redhouse

toplumsal bilimler

THE SOCIAL SECURITY : English Turkish Redhouse

sosyal sigorta

THE SOLAR SYSTEM : English Turkish Redhouse

gökbilimgüneş sistemi