Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
AT ONE HEAT : English Turkish

adv. birden, bir defada

AT ONE SWOOP : English Turkish

adv. bir çırpıda, bir hamlede

AT ONE TIME : English Turkish

ir zamanlar, eskiden, vaktiyle; eş zamanlı, aynı anda

AT ONE'S BECK AND CALL : English Turkish

irinin emrinde olma, emrine amade olma, birinin isteklerine ve emirlerine bağlı olma

AT ONE'S BEST : English Turkish

en iyi durumda olmak, formunda olmak, elinden geldiğince

AT ONE'S DISCRETION : English Turkish

kendi takdirinde, kendi kararına bağlı olarak, birinin uygun göreceği biçimde

AT ONE'S DISPOSAL : English Turkish

elinin altında

AT ONE'S DOOR : English Turkish

irinin kapısının önüne, evin girişinde; suçlama, iddia

AT ONE'S ELBOW : English Turkish

elinin altında, yanıbaşında, yardıma hazır

AT ONE'S FEET : English Turkish

ayağının dibinde, teslim ederek, boyun eğen, ayaklarına kapanmak

AT ONE'S HEELS : English Turkish

peşine, tam arkasında, peşinden koşan, takip ederek, kazanarak

AT ONE'S LAST GASP : English Turkish

son nefesini vermek üzere, ölmek üzere, canı çıkmış, bitkin durumda

AT ONE'S LEISURE : English Turkish

oş zamanlarında, vakti olduğunda

AT ONE'S MERCY : English Turkish

irsinin insafına kalmak, bir kimsenin yardımseverliğine veya hayrına bağlı olmak

AT ONE'S OWN RISK : English Turkish

iski kendi kabul ederek, herkesin kendi güvenliğinde sorumlu olduğu

AT ONE'S OWN SWEET WILL : English Turkish

canı isterse, nasıl isterse, keyfine göre

AT ONE'S PERIL : English Turkish

mesuliyeti altında, riski kendi kabul ederek, tehlikeyi göze alarak

AT ONE'S WHISTLE : English Turkish

irinin hizmetinde, birinin emrinde, birinin emirlerine göre

AT ONE'S WIT'S END : English Turkish

ne yapacağını şaşırmış, bir sorunu çözme konusunda ne yapacağını bilmemek

AT PAR : English Turkish

aşabaş

AT PEACE : English Turkish

arış halinde, emniyet ile, huzur içinde, sakinleşmiş, sessiz, güvenlik hissi ile

AT PISTOL POINT : English Turkish

adv. silâh zoruyla

AT PRESENT : English Turkish

halihazırda

AT RANDOM : English Turkish

asgele, gelişigüzel, oraya buraya, oradan buradan

AT RARE BAT : English Turkish

adv. çok hızlı, fişek gibi