Multilingual Turkish Dictionary

English To Turkish

English To Turkish
TRAFFIC PATTERN : English Turkish military

TRAFİK ŞEKLİ, MODELİ:Bir uçağın hava alanına inişi, park etmesi ve hava alanından kalkışı için öngörülen trafik akışı, bir trafik şekli veya modelinin normal unsurları yukarı doğru rüzgar istikameti, yer istikameti ve nihai yaklaşmadır

TRAFFIC POST : English Turkish military

TRAFİK KONTROL NOKTASI:Bak "highway traffic control post"

TRAFFIC REGULATING POINT : English Turkish military

TRAFİK DÜZENLEME NOKTASI:Bak "highway traffıc regulation point"

TRAFFIC REGULATION : English Turkish military

TRAFİK DÜZENLEMESİ:Trafik faaliyetlerinin tanzim ve tertibi

TRAFFIC REGULATION HEADQUARTERS : English Turkish military

TRAFİK DÜZENLEME KARARGAHI:Bak "traffic headquarters"

TRAFFIC SCHEDULING : English Turkish military

TRAFİK ZAMAN PLANLAMASI:Yol trafik hareketleri için kullanılan zaman bölümü

TRAFFIC SECURITY : English Turkish military

TRAFİK EMNİYETİ:Yollar üzerindeki trafik faaliyetinin yolunda ve emniyette cereyanını temin için alınan kontrol ve düzenleme tedbirleri

TRAFFIC SURVEY : English Turkish military

TRAFİK İNCELEMESİ, TRAFİK ETÜDÜ:Trafik kontrol usullerini geliştirmek maksadıyla trafiğin ve trafik kontrol malzemesinin esas özelliklerini inceleme işlemi

TRAFFIC VOLUME : English Turkish military

TRAFİK HACMİ:Bir yolun belirli bir noktasından, belirli bir zaman içinde, her istikamette ve bütün dilimlerden geçen araçların toplamı, Ayrıca Bak "traffic flow"

TRAFFICABILITY : English Turkish military

ARAZİNİN TRAFİK KABİLİYETİ:Arazinin trafiği taşıma kabiliyeti. Arazinin herhangi bir veya her çeşit trafiğin devamlı hareketine müsaade derecesini ifade eder

TRAIL : English Turkish military

ARABA YOLU:Ancak yaya birlik, mekkare ve hafif silah taşıma araçlarının (kariyer) geçmesine elverişli dar yol

TRAIL (DOD) : English Turkish military

İZ (AMERİKA SAVUNMA BAKANLIĞI):İz (veya gölge). ("Landward-Kara istikametinde veya ". seaward"-deniz istikametinde kelimeleri düşman birliğinin hangi yönünün gölgede kaldığını belirtmek üzere kullanılabilir.)

TRAIL (DOD, NATO) : English Turkish military

BOMBA SALIŞ İZİ (AMERİKAN SAVUNMA BAKANLIĞI, NATO):Bombaların bırakılmasından sonra uçağın hızını değiştirmediği varsayımı altında, bombaların bırakılmasından uçağın arkasındaki kalan izi belirtecek şekilde kullanılan terim

TRAIL ANGLE : English Turkish military

GERİLEME AÇISI:Bir bombardıman uçağının bombardıman nişan aletinde bir bombanın zemine vurduğu nokta ile uçağın zemine indirilen düşey hat arasında teşekkül eden açı

TRAIL ARMS : English Turkish military

TÜFEK KESME:Tüfekle silahlı harekette, tüfeğin bir açı teşkil edecek şekilde sağ el ile taşındığı vaziyet. Bu vaziyette, sağ el kundağı kavrar ve dipçik hafifçe yerden kesilir

TRAIL BRIDGE : English Turkish military

UÇURMA NAKLİYE TAKIMI:Bak. "trail ferry"

TRAIL FERRY : English Turkish military

UÇURMA NAKLİYE TAKIMI:Bir akarsuyun üstünden aşan bir kabloya bağlanmış sal. Bir uçurma nakliye takım, eğik bir duruma getirilebilecek ve hareket kuvveti su akıntısından faydalanabilecek şekilde, bir kabloya bağlanır. Buna (trail bridge) de denir

TRAIL FORMATION : English Turkish military

ARAÇ KOL DÜZENİ:Emredilen mesafede birbiri gerisinden hareket eden araçlar. Ayrıca bakınız: "column formation"

TRAIL OFFICER : English Turkish military

BAKIM VE ARTÇI SUBAYI:Bir yürüyüş kolunun veya bir konvoyun gerisinden giden subay. Bu subayın başlıca vazifesi, yakalanan personel ve arızalanan araçları tespit etmek ve bunlar için ne yapılabileceğini kararlaştırmaktır. Bu subay bakım işlerine de nezaret eder

TRAIL PARTY : English Turkish military

ARTÇI KISMI:Bir yürüyüş kolunun veya bir birliğin gerisinden gelen ve artçı subayının komutası altında hareket eden bir müfreze

TRAIL SUPPORT : English Turkish military

KUYRUK TAKOZU:Geri tepmeye karşı ek bir direnç meydana getirmek maksadıyla, bir topun kundak kollarındaki mahmuzların altına kon. ulan kütük veya buna benzer bir cisim

TRAILER : English Turkish military

RÖMORK:Motorlu bir araç tarafından çekilmek üzere imal edilmiş araç. Bu araç, cer aracı üzerinde bulunan bir bağlantı kancasına veya diğer uygun bir bağlantı tertibatına takılacak bir cer okunu ihtiva eder

TRAILER CONVENTER DOLLY : English Turkish military

RÖMORK KONVANTÖRÜ:Çekme demiri ve beşinci tekerlek tipi kavrama ile teçhiz edilip bir yarı römorkun ön kısmına desteklik yapmak, böylece yarı römorku bir tek römork haline getirmek maksadıyla imal edilmiş tekerlekli yardımcı araç. Buna (dolly trailer conventer) de denir

TRAILERIZED EQUIPMENT : English Turkish military

RÖMORKA MONTE EDİLMİŞ TEÇHİZAT:Harekete hazır vaziyette bulunmak üzere bir römorka monte edilmiş telsiz göndermeci, hedef takip veya kontrol cihazı gibi teçhizat. Ayrıca bak. "missile checkout trailer"

TRAIN : English Turkish military

AĞIRLIK:Lojistik destek sağlayan bir lojistik hizmet kuvveti (service force) veya hizmet unsurları grubu. Örneğin; bir filo emrine verilmiş deniz kuvvetleri yardımcı gemilerinden veya ticari gemilerden mürekkep bir teşkil veya bir kara birliğine ikmal, tahliye ve bakım hizmetleri temin eden bir araç ve işletme personeli grubu