Multilingual Turkish Dictionary

English

English
ALICANTE : English Turkish

n. güney İspanya’da Akdeniz kıyısında yer alan şehir

ALICE : English Turkish

n. bir kadın adı

ALICE IN WONDERLAND : English Turkish

n. Alice Harikalar Diyarında; Alice’nin rüyasında tuhaf bir dünyaya yolculuğunu anlatan hikâye (Lewis Carroll tarafından yazılmıştır)

ALICE SPRINGS : English Turkish

n. Alice Kaplıcaları; Avustralya'da Northern Territory’de yer alan büyük şehir ve turistik merkez

ALICIA : English Turkish

n. bir kadın adı (Alice’nin bir biçimi)

ALICIA SILVERSTONE : English Turkish

n. (1976 doğumlu) "Clueless" (1995) filminde rol almış Birleşik Devletler film aktrisi

ALIDAD : English Turkish

n. alidat, topografik incelemede kullanılan alet; plançete göstergesi

ALIDADE : English Turkish

n. alidat, mastara

ALIEN : English Turkish

n. yabancı, yabancı uyruklu kimse, ecnebi; yaratık; haklardan mahrum bırakılan kimse; yabancı kelime, aktarma [dilb.]

ALIEN : English Turkish

adj. yabancı, yabancı uyruklu, uymayan, farklı, uzaylı

ALIEN CORN : English Turkish

alien corn, yabancı bir ülkede bulunma anlamına gelen mecazi ifade (Ruth’un Kitabı)

ALIEN SUBJECTS : English Turkish

n. yabancı uyruklu vatandaşlar

ALIENABILITY : English Turkish

n. devir ve ferağ edilebilirlik, yabancılaştırabilme yeteneği, başka bir kimsenin mülkiyetine devredilebilme yeteneği (Hukuk)

ALIENABLE : English Turkish

adj. devredilebilir, başkasına devredilebilir

ALIENAGE : English Turkish

n. yabancılık, yabancı uyruklu olma

ALIENATE : English Turkish

v. soğutmak, yabancılaştırmak, aralarını açmak; devretmek

ALIENATED : English Turkish

adj. yabancılaşmış, uzaklaşmış, ayrılmış

ALIENATED HIMSELF FROM HIS FAMILY : English Turkish

ailesinden soğudu, akrabalarıyla yabancılaştı veya uzaklaştı

ALIENATION : English Turkish

n. yabancılaştırma, aralarını açma; devretme, devir; soğutma, dengesizlik

ALIENATION OF AFFECTIONS : English Turkish

eşiyle arasını bozma, eşinden soğutma

ALIENATION OF EFFECTIONS : English Turkish

n. karı kocanın arasını açma

ALIENATOR : English Turkish

n. devreden kimse; ara bozucu kimse karı kocayı birbirinden soğutan kimse

ALIENEE : English Turkish

n. devir işlemi lehtarı, hak sahibi, kendisine mal devredilen kimse (Hukuk)

ALIENER : English Turkish

n. devreden, mülk devreden kimse (Hukuk)

ALIENI JURIS : English Turkish

aba hakimiyeti altındaki kişi, (Hukuk) vesayet altında, başkasının kontrolü altında