Multilingual Turkish Dictionary

English

English
AMBAGES : English Turkish

n. dolambaçlı yol, dolaylı davranış

AMBARI : English Turkish

n. ambari, iplik ürünü veren Doğu Hindistan bitkisi; kenaf, ambary

AMBARY : English Turkish

n. ambary, iplik ürünü veren Doğu Hindistan bitkisi; ambary bitkisinin lifleri; kenaf

AMBASSADOR : English Turkish

n. büyükelçi, elçi, temsilci

AMBASSADORIAL : English Turkish

adj. büyükelçi ile ilgili, büyükelçilik ile ilgili

AMBASSADORSHIP : English Turkish

n. büyükelçilik, büyükelçi makamı veya rütbesi

AMBASSADRESS : English Turkish

n. büyükelçi kadın, büyükelçi karısı

AMBER : English Turkish

n. kehribar, kehribar rengi, koyu sarı

AMBER : English Turkish

adj. kehribar, kehribar rengi, koyu sarı

AMBERGREASE : English Turkish

n. amber, akamber, parfümeride kullanılan amberbalığından elde edilen madde

AMBERGRIS : English Turkish

n. amber, esmeramber

AMBI : English Turkish

pref. çift, iki, ikisi de

AMBIANCE : English Turkish

n. ambians, çevre, ortam, hava

AMBIDEXTER : English Turkish

n. iki elini de kullanabilen kimse; iki yüzlü

AMBIDEXTERITY : English Turkish

n. iki elini de kullanabilme; iki yüzlülük

AMBIDEXTEROUS : English Turkish

adj. iki elini de kullanabilen, iki elini de etkili ve kontrollü bir şekilde kullanabilen

AMBIDEXTROUS : English Turkish

adj. iki elini de kullanabilen; elinden her iş gelen; çok yönlü; iki yüzlü

AMBIDEXTROUSLY : English Turkish

adv. iki elini de kullanarak, çok yönlü olarak

AMBIDEXTROUSNESS : English Turkish

n. çok yönlü olma, iki elini de eşit kolaylıkla ve yetenekle kullanabilme yeteneği

AMBIENCE : English Turkish

n. ambians, çevre, ortam, hava

AMBIENT : English Turkish

adj. çevreleyen, çevre, ortam

AMBIGUITY : English Turkish

n. iki anlamlılık, anlam belirsizliği, belirsizlik, şüpheli oluş

AMBIGUOUS : English Turkish

adj. iki anlamlı, belirsiz, müphem; lastikli

AMBIGUOUSLY : English Turkish

adv. muğlak olarak, birden fazla anlam ile, anlaşılmaz bir şekilde

AMBIGUOUSNESS : English Turkish

n. muğlaklık, şüphelilik, belirsizlik, müphemlik; birden fazla makul anlamı olma