Multilingual Turkish Dictionary

English

English
ARBORETUM : English Turkish

n. botanik bahçesi, bilimsel amaçla ağaç yetiştirilen alan

ARBORICULTURE : English Turkish

n. fidancılık, ağaç yetiştirme

ARBORICULTURIST : English Turkish

n. ormancı, ağaç ve funda yetiştiricisi

ARBORISATION : English Turkish

n. arborizasyon, ağaç gibi dallanma süreci (ayrıca arborization)

ARBORISE : English Turkish

v. yayılmak, dal budak salmak, dallanmak, ağaca benzemek, ağaç gibi dal şeklinde yayılmak (ayrıca arborize)

ARBORIST : English Turkish

n. ağaç uzmanı, ağaç ve fundalar bakımını üstlenen kimse, ağaç hastalıkları ve zararlarının tedavisinde ve önüne geçmesinde uzaman olan kişi

ARBORIZATION : English Turkish

n. arborizasyon, ağaç gibi dallanma süreci (ayrıca arborisation)

ARBORIZE : English Turkish

v. yayılmak, dal budak salmak, dallanmak, ağaca benzemek, ağaç gibi dal şeklinde yayılmak (ayrıca arborise)

ARBORVITAE : English Turkish

n. mazı, servi familyasına ait olan ağaç türü

ARBOUR : English Turkish

n. ağaç dikme, ormanda gölgelik yer, ağaçlandırma, kameriye, çardak

ARBUTUS : English Turkish

n. kocayemiş

ARC : English Turkish

n. yay, ark, elektrik atlaması, kavis

ARC : English Turkish

v. atlama yapmak [elek.], atlamak [elek.]

ARC DE TRIUMPH : English Turkish

askerî zaferler onuruna 1806 yılında Napolyon tarafından dikilen Paris’teki anıt

ARC LAMP : English Turkish

ark lâmbası

ARC LIGHT : English Turkish

n. ark ışığı

ARC OVER : English Turkish

v. atlama yapmak [elek.], atlamak [elek.]

ARCADE : English Turkish

n. sıra kemerler; çarşı, pasaj; kemeraltı

ARCADED : English Turkish

adj. sıra kemerli

ARCADIA : English Turkish

n. kırsal cennet, mora yarımadasındaki dağlık bölge

ARCADIA : English Turkish

n. kırsal cennet, kusursuz mükemmeliyet yeri veya durumu, sade

ARCADIAN : English Turkish

adj. pastoral, kırsal

ARCADY : English Turkish

n. antik Yunan’da bir bölge

ARCANA : English Turkish

n. gizem, sır

ARCANE : English Turkish

adj. gizli, sır dolu, esrarlı