English
BIAS : English Turkish
adv. verev olarak, çapraz olarak, meyilli olarak
BIAS : English Turkish
n. meyil, eğilim; verev, önyargı, sapma, yanılma, peşin hüküm, kıvrımlı yol (bowling)
BIAS : English Turkish
v. aleyhte etkilemek, etki altında bırakmak, aklını çelmek; önyargılı davranmasına neden olmak
BIAS TOWARDS : English Turkish
taraflı olmak,
e doğru kaymak, tarafsızlığını bozmak,
e önyargılı davranmak
BIASED : English Turkish
adj. önyargılı, taraflı, peşin hükümlü, etki altında kalmış
BIASED VIEW : English Turkish
önyargılı düşünce, önyargılı fikir, taraflı düşünce
BIASEDLY : English Turkish
adv. önyargılı bir şekilde, taraflı bir şekilde
BIASSED : English Turkish
adj. önyargılı, taraflı, peşin hükümlü, etki altında kalmış
BIASSEDLY : English Turkish
adv. önyargılı bir şekilde, taraflı bir şekilde
BIATHLETE : English Turkish
n. biatloncu
BIATHLON : English Turkish
n. biatlon, kayak ve atıcılık karşılaşması
BIAURICULAR : English Turkish
adj. çift kulakçıklı, iki kulakçıklı, kalbin iki kulakçığıyla ilgili, kalbin iki kulakçığına özgü; iki kulaklı, iki kulakla ilgili, iki kulağa özgü
BIAXIAL : English Turkish
adj. iki eksenli
BIB : English Turkish
n. önlük, tulum, mama önlüğü, mutfak önlüğü, iş önlüğünün üst kısmı
BIB : English Turkish
v. çok içmek, alkolik olmak
BIB AND TUCKER : English Turkish
n. elbise, giysi, giyecek, en iyi kostüm
BIBB : English Turkish
n. alaturka musluk, çeşme musluğu; gemi direğinde bulunan ve dikey direği destekleyen ayraç (Denizcilik)
BIBB LETTUCE : English Turkish
Bibb marulu, küçük gevşek şekilli bir başı olan çıtır koyu yapraklı bir marul türü
BIBBER : English Turkish
n. içkici, ayyaş
BIBBI : English Turkish
n. bir erkek adı (Benyamin'in kısa biçimi); Benjamin Netanyahu'nun popüler lakabı
BIBBI NETANYAHU : English Turkish
Benjamin Netanyahu (1949 doğumlu) İsrail Başbakanı (Mart 2009 itibariyle ikinci dönemini geçirdi;
1999 yılları arasında da aynı görevde bulundu), İsrailli siyasetçi, İsrail'in Birleşmiş Milletler Büyükelçisi olarak görev yaptı (
1984), İsrail'in eski Maliye Bakanı
BIBCOCK : English Turkish
n. aşağı doğru kıvrık ağzı olan musluk, alaturka musluk, çeşme musluğu
BIBELOT : English Turkish
n. biblo [fr.]
BIBI : English Turkish
n. bir erkek adı (Benyamin'in kısa biçimi); nadir bir kadın adı; Benjamin Netanyahu'nun lakabı
BIBI : English Turkish
n. (Güney Asya Terimi) Bayan; hanımefendi; bir erkeğin romantik bir ilişki içine girdiği Avrupalı olmayan kadın
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani