Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CAPABLENESS : English Turkish

n. kabiliyet, potansiyel, yetenek, ehliyet

CAPABLY : English Turkish

adv. yetenekli bir şekilde, ustalıkla, profesyonelce

CAPACIOUS : English Turkish

adj. geniş, büyük, ferah

CAPACIOUSLY : English Turkish

adv. genişçe

CAPACIOUSNESS : English Turkish

n. ferahlık, havadarlık, genişlik

CAPACITANCE : English Turkish

n. direnç, kapasitans

CAPACITATE : English Turkish

v. yetki vermek, yetkilendirmek

CAPACITATION : English Turkish

n. uyum, yatacak yer sağlama; yetkilendirme süreci; bir sperm hücresinin yumurtayı dölleyebilecek kapasitede olması süreci (Biyoloji)

CAPACITATIVE : English Turkish

adj. uyumlu, değişiklik yapmaya istekli; yetkilendirmek için verilen

CAPACITIVE : English Turkish

adj. kapasitansa ait, bir elektrik şarjını depolama kapasitesi ile alakalı (Elektrik)

CAPACITIVELY : English Turkish

adv. kapasitif bir tarzda (kapsanabilecek miktarla alakalı)

CAPACITOR : English Turkish

n. kondansatör

CAPACITY : English Turkish

n. kapasite, hacim, verim; yetenek, kabiliyet, yeterlik; güç, iktidar; sıfat

CAPACITY : English Turkish

adj. ful, azami, dolu, maksimum

CAPARISON : English Turkish

n. haşe, eyer örtüsü, örtü, giysi, kıyafet

CAPARISON : English Turkish

v. süslemek, haşe örtmek

CAPE : English Turkish

n. burun; kap, pelerin

CAPE COD : English Turkish

Cod Burnu, Massachusetts'te (ABD) bulunan bir yarımada

CAPE DUTCH : English Turkish

n. güney afrikan hollanda lehçesi

CAPE HORN : English Turkish

Boynuz Burnu, Güney Amerika'nın en güney ucu

CAPE KENNEDY : English Turkish

Kennedy Burnu, Florida'da (ABD) bulunan uzay üssü

CAPE OF GOOD HOPE : English Turkish

ümit burnu

CAPE PROVINCE : English Turkish

n. Vilayet Burnu, Ümit Burnu vilayeti, Güney Afrika'nın güneyinde bulunan eski bir vilayet

CAPE PROVINCIAL DIVISION : English Turkish

Cape Taşra Bölümü, Güney Afrika Yüksek Mahkemesi'nin bir bölümü

CAPE TOWN : English Turkish

kap şehri [gün. afr.]