Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CATHERINE : English Turkish

n. bir kadın adı

CATHERINE MACKINNON : English Turkish

n. Dr. Catharine Alice MacKinnon (1946 doğumlu), Amerikalı önde gelen bir hukuk profesörü ve feminist

CATHERINE SCORSESE : English Turkish

n. (
1997) ABD'li bir aktris ve yazar, film yönetmeni Martin Scorsese'in annesi

CATHERINE THE GREAT : English Turkish

Büyük Catherine, (
96) Türkleri yenilgiye uğratarak Rusya topraklarını genişletmiş olmasıyla övünülen Almanya doğumlu Rus İmparatoriçesi (
96)

CATHERINE WHEEL : English Turkish

gül biçiminde renkli pencere, çarkıfelek, ışıklar saçarak dönen fişek, yanlamasına takla

CATHERINE ZETA-JONES : English Turkish

n. (1969 doğumlu) İngiltere doğumlu ABD'li bir film aktrisi, 2002 yılı yapımı "Chicago" filmindeki rolüyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu kategorisinde Oscar Ödülü sahibi, sinema oyuncusu Michael Douglas'ın karısı

CATHETER : English Turkish

n. sonda

CATHETERISATION : English Turkish

n. (Tıp) kateterizasyon, vücut sıvısını dışarı çekmek yada bir kanalı açık tutmak için vücudun içine sokulan sonda (ayrıca 'catheterization')

CATHETERISE : English Turkish

v. vücut sıvısını dışarı çekmek yada bir kanalı açık tutmak için vücudun içine sonda takmak (ayrıca 'catheterize')

CATHETERIZATION : English Turkish

n. (Tıp) kateterizasyon, vücut sıvısını dışarı çekmek yada bir kanalı açık tutmak için vücudun içine sokulan sonda (ayrıca 'catheterisation')

CATHETERIZE : English Turkish

v. vücut sıvısını dışarı çekmek yada bir kanalı açık tutmak için vücudun içine sonda takmak (ayrıca 'catheterise)

CATHETUS : English Turkish

n. dik olarak diğerinin üzerine gelen çizgi veya radyus; dik üçgenin dik açı yapan kenarı (Geometri)

CATHEXIS : English Turkish

n. bir faaliyetteki nesnedeki veya insandaki harcanmış enerji (Psikoloji)

CATHODE : English Turkish

n. katot, eksi uç

CATHODE RAY : English Turkish

n. katot ışını

CATHODE RAY TUBE : English Turkish

katot ışını lâmbası

CATHODIC : English Turkish

adj. katotlarla alakalı, akımın negatif kutbu ile alakalı (Elektrik)

CATHODICALLY : English Turkish

adv. katot tarzında (Elektrik)

CATHOLIC : English Turkish

n. katolik

CATHOLIC : English Turkish

adj. katolik, katolik kilisesi ile ilgili

CATHOLIC CHURCH : English Turkish

Katolik Kilisesi, Hıristiyanlığın başı Papa olan Romalı (Katolik) Batı kolu

CATHOLIC MARRIAGE : English Turkish

Katolik evlilik, atanmış Katolik bir papaz tarafından gerçekleştirilen evlilik

CATHOLICALLY : English Turkish

adv. Katolik Roma Kilisesi'nin inançlarına göre

CATHOLICISE : English Turkish

v. "Catholicise (Katolikleştirmek), (Britanya İngilizcesi)", Katolikliğe dönüştürmek; Katolikliğin benimsenmesini sağlamak; Katolik değerlerin propagandasını yapmak (catholicize olarak da yazılır)

CATHOLICISM : English Turkish

n. Katoliklik, Katolik kilisesi