Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CODELESS : English Turkish

adj. şifresiz, kodlanmamış

CODER : English Turkish

n. şifreleyen kimse, kodlayan kimse

CODETERMINATION : English Turkish

n. ortaklaşa karar verme prensibi

CODEWORD : English Turkish

n. kod adı, gizli ajanlara veya gizli projelere verilen sıradan isim veya kelime

CODEX : English Turkish

n. el yazması kitap; klasik metin, kodeks

CODFISH : English Turkish

n. morina

CODFISHER : English Turkish

n. morina avcısı

CODGER : English Turkish

n. tip, antika adam, garip

CODICIL : English Turkish

n. vasiyetname eki

CODICILLARY : English Turkish

adj. bir dileğin/vasiyetin eklerine ait, bir isteğe/vasiyete ilave

CODICOLOGY : English Turkish

n. elyazması metinler üzerinde çalışma

CODIFICATION : English Turkish

n. kodlama

CODIFIER : English Turkish

n. kuralların düzenleyicisi, kriptocu

CODIFY : English Turkish

v. kodlamak, şifrelemek, sistemleştirmek

CODING : English Turkish

n. kodlama yöntemi; yer değiştirebilir değişkenler (İstatistik)

CODING METHOD : English Turkish

şifreleme metodu

CODLIN : English Turkish

n. küçük bir elma cinsi (ahçılıkta kullanılan); ham elma

CODLING : English Turkish

n. morina yavrusu; ham elma, bir elma türü

CODLING MOTH : English Turkish

n. elma kurdu çeşidi

CODPIECE : English Turkish

n. erkeklerin cinsel organlarını örtmek için pantolon üzerine giydikleri küçük dekoratif kese (
ve 16'ncı yüzyıllarda giyilen)

CODRIVER : English Turkish

n. ikinci şoför, şoför muavini

CODSWALLOP : English Turkish

n. saçma, zırva, mutfak artıkları/çöp (İngiliz İngilizcesi)

COED : English Turkish

n. karma eğitim yapan

COEDITOR : English Turkish

n. işbirliği yapılan editör, müşterek editör

COEDUCATION : English Turkish

n. karma öğretim