Multilingual Turkish Dictionary

English

English
CROSS FIRE : English Turkish

çapraz ateş, yaylım ateşi, soru yağmuru

CROSS GRAINED : English Turkish

adj. ters damarlı, aksi, huysuz

CROSS HAIR : English Turkish

n. artı işareti, optik aygıtta mercek merkezinden geçen birkaç ince çizgiden biri (referans noktası oluşturan)

CROSS HAIR POINTER : English Turkish

artı işareti göstergesi, artı işareti şeklinde olan imleç

CROSS HOLDING : English Turkish

n. cross holding, (Ticaret) borsaya kayıtlı şirketlerin başka kayıtlı şirketlerin ihraç edilmiş hisselerine sahip oldukları durum

CROSS LEGGED : English Turkish

adj. bacak bacak üstüne atmış

CROSS LINKED FILES : English Turkish

çapraz bağlı dosyalar, iki dosyanın bir diskte aynı alanı işgal ettiklerine kayda geçirilen arızalı çalışma işlev bozukluğu

CROSS LINKING : English Turkish

çapraz bağlama, ağlı polimerin gücünü arttıran iki polimer zincirini birleştirme (Kimya); DNA dizisinin anormal olarak kovalent bağ ile birleşmesi (Moleküler Biyoloji)

CROSS MY HEART : English Turkish

allah canımı alsın ki, Vallahi, Yemin ederim ki!

CROSS OBSERVATION : English Turkish

çapraz gözlemleme, stratejik noktaların kesiştiği iki konumdan gözlemlemek

CROSS ONE'S FINGERS : English Turkish

şans dilemek, başaracağını ümit emek, başarı dileği

CROSS ONE'S HEART : English Turkish

yemin billah etmek, yemin etmek, ant içmek

CROSS ONE'S LEGS : English Turkish

v. bacak bacak üstüne atmak, bağdaş kurmak

CROSS ONE'S MIND : English Turkish

aklına gelmek, aklından geçmek

CROSS ONE'S T'S : English Turkish

özen göstermek, dakik olmak

CROSS ONESELF : English Turkish

v. haç çıkarmak, istavroz çıkarmak

CROSS OUT : English Turkish

çizmek, silmek

CROSS OVER : English Turkish

karşıdan karşıya geçmek, karşıya geçmek

CROSS PARTY LINES : English Turkish

parti değiştirmek, bir kimsenin üye olduğu siyasi parti tarafından desteklenmeyen bir adaya (veya yasa tasarısına vs.) oy vermek

CROSS PATCH : English Turkish

n. ters kimse, dırdırcı, huysuz kimse

CROSS PIECE : English Turkish

n. çapraz parça, pinler ile donanımlı gemide gerektiği zaman armayı korumak için irgatlar üzerine uzayan gemi postası demiri

CROSS PLATFORM COMPUTING : English Turkish

çapraz platform programlama, bir çalışma ortamında çeşitli bilgisayar yapıları kullanımı

CROSS POST : English Turkish

çoklu posta, İnternet’te birkaç haber grubuna birden gönderilen ileti

CROSS POSTING : English Turkish

çoklu postalama, İnternet’te birkaç haber grubuna birden ileti gönderme

CROSS PRODUCT : English Turkish

çapraz çarpım, başka iki vektörün sonucu olan vektör, vektör ürünü (Matematik)