Multilingual Turkish Dictionary

English

English
DINGILY : English Turkish

adv. kir içinde, pislik içinde olarak

DINGINESS : English Turkish

n. pislik; donukluk, solukluk; monotonluk; adilik, adı çıkmışlık

DINGLE : English Turkish

n. derecik, ağaçlıklı küçük dere

DINGLE DANGLE : English Turkish

adv. asılı duran şekilde, gevşek bir şekilde asılı

DINGO : English Turkish

n. dingo, yaban köpeği; korkak; hain

DINGUS : English Turkish

n. şey, obje, zımbırtı

DINGY : English Turkish

adj. kirli, pis; rengi solmuş

DINING : English Turkish

adj. yemekli

DINING AREA : English Turkish

yemek alanı, yemek yemek için ayrılmış alan

DINING CAR : English Turkish

yemekli vagon, lokanta vagonu

DINING HALL : English Turkish

yemek salonu

DINING ROOM : English Turkish

yemek odası

DINING TABLE : English Turkish

n. yemek masası

DINING TIME : English Turkish

yemek zamanı, yemeklerin servis edildiği zaman

DINKA : English Turkish

n. Dinka, güney Sudan'da Nil Vadisi'nde ilkel Afrika halkı üyesi; Dinka halkının Nil bölgesine ait dili

DINKEY : English Turkish

n. küçük lokomotif

DINKUM : English Turkish

adv. gerçek, hakiki, dürüst

DINKUM OIL : English Turkish

n. güvenilir bilgi

DINKY : English Turkish

adj. cici, zarif; minicik, ufacık; önemsiz

DINNER : English Turkish

n. akşam yemeği, yemek; ziyafet

DINNER BELL : English Turkish

n. yemek zili, yemek çanı, yemeğin servis edildiğini belirtmek için çalınan zil

DINNER COAT : English Turkish

n. smokin

DINNER DANCE : English Turkish

n. danslı yemek

DINNER GOWN : English Turkish

yemek elbisesi, yemek kıyafeti, akşam yemek için giyilen resmî kıyafet

DINNER HOUR : English Turkish

n. yemek saati, akşam yemeği saati, yemek zamanı, genelde akşam yemeğinin servis edildiği rutin zaman