English
EROTICIST : English Turkish
n. erotik imajlar kullanan kimse
EROTICIZE : English Turkish
v. erotik yapmak, erotik özellikler vermek (ayrıca eroticise)
EROTICON : English Turkish
n. erotikon, aşkta/sekste kullanılan kelimeler; aşk/seks sözlüğü
EROTISE : English Turkish
v. erotize etmek, şehvetli veya erotik bir anlam vermek; erotik hislerle doldurmak/dolmak (ayrıca erotize)
EROTISM : English Turkish
n. erotizm, bedensel zevklere düşkünlük, şehvet, cinsel vasıf, seksi özellik
EROTIZE : English Turkish
v. erotize etmek, şehvetli veya erotik bir anlam vermek; erotik hislerle doldurmak/dolmak (ayrıca erotise)
EROTOGENESIS : English Turkish
n. cinsel arzu uyarılması, cinsel dürtü heyecanı
EROTOGENIC : English Turkish
adj. erojen, cinsel istek uyandıran, cinsel uyaranlara karşı hassas
EROTOGRAPHY : English Turkish
n. erotografi, yazılmış erotik yayın, yazılı erotik materyal, erotik bir yapının grafik resmi
EROTOLOGY : English Turkish
n. erotoloji, aşk ve cinsel davranışlar incelemesi; cinsel arzuları uyarma çalışması; seksin tanımlanması ve incelenmesi
EROTOMANIA : English Turkish
n. erotomania, cinsel saplantı; aşırı cinsel istek; (Psikiyatri) daha yüksek sosyal statüdeki biri ile aşk yaşadıkları yanılsaması içerisinde olan ve buna inanan bir insanın içinde bulunduğu hastalık, Clerambault-Kandinsky sendromu
EROTOMANIAC : English Turkish
n. erotomanyak, erotik fikir ve davranışlara aşırı yada hastalık derecesinde eğilimi olan kimse; elde edilemeyecek bir başkası ile bir ilişki içerisinde olduğu yanılsama fikrine sahip olan kimse, ulaşamayacağı bir başka insanla bir ilişki içerisinde olduğu hayali fikri içerisinde olan kimse
EROTOSEXUAL : English Turkish
adj. erotoseksüel, aynı anda hem seksi hem erotik
ERP : English Turkish
ERP, entegre iş yönetimi sistemi, (işi etkin bir biçimde planlamak ve yönetmek için gereken tüm yönleri ve bilgisayar yöntemlerini içerir)
ERR : English Turkish
v. yanılmak, hata yapmak, yanlış olmak; günah işlemek
ERRANCY : English Turkish
n. hata yapmaya eğilim, yanlış yapma eğilimi
ERRAND : English Turkish
n. bir iş için gönderme, ayak işleri, getir götür işi
ERRAND BOY : English Turkish
ayakçı, çırak
ERRANT : English Turkish
adj. maceracı, hatalı, yanlış; vefasız, serseri
ERRANTLY : English Turkish
adv. hatalı bir şekilde, düzenli bir rotadan sapma eğilimiyle; avare/başıboş bir tarzda; amaçsızca, başıboş
ERRANTRY : English Turkish
n. serserilik, başıboşluk, maceracı fikirler
ERRATIC : English Turkish
adj. düzensiz, değişken, kararsız, tuhaf; gezen
ERRATIC BEHAVIOR : English Turkish
tutarsız veya dengesiz hareket, tahmin edilemeyen davranış ,önceden kestirilemeyen davranış, başıbozuk yönetim
ERRATICALLY : English Turkish
adv. istikrarsız bir şekilde, düzensiz bir şekilde, sabit bir yönü olmaksızın, sapma eğilimiyle
ERRATUM : English Turkish
n. yazım hatası; dizgi hatası; yanlış doğru cetveli
- Azerbaijani
- Azerbaijani To Azerbaijani
- Azerbaijani To English
- Azerbaijani To Persian(Farsi)
- Turkish
- Turkish To Turkish
- Turkish To English
- Turkish To Germany
- Turkish To French
- English
- English To Azerbaijani
- English To Turkish
- Germany
- Germany To Turkish
- French
- French To Turkish
- تورکجه
- تورکجه To Persian(Farsi)
- تورکجه To تورکجه
- Persian(Farsi)
- Persian(Farsi) To Azerbaijani