Multilingual Turkish Dictionary

English

English
HOYDEN : English Turkish

n. erkek fatma, arsız kız

HOYDENISH : English Turkish

adj. erkek gibi, yaramaz ve kaba

HOYLE : English Turkish

n. Hoyle, Edmond Hoyle (
1769), kart oyunlar uzamanı, birkaç kart oyunları el kılavuzu yazarı

HP : English Turkish

Hewlett Packard, Kaliforniya Palo Alto merkezli (ABD) 1939'da kurulan büyük Amerikan bilgi teknolojileri şirketi, gelişmiş elektronik ve bilgisayar donanımı üreticisi

HP : English Turkish

"horse power (beygir gücü)", beygir gücü, bir motorun çalışma oranının hesaplanması birimi, motor kuvveti birimi

HP COMPATIBLE : English Turkish

HP uyumlu, Hewlett Packard donanımı ile uyumlu olan yazıcı

HP-UX : English Turkish

n. HP-UX, Hewlett-Packard iş istasyonlarında çalıştırılan Unix versiyonu

HPV : English Turkish

n. HPV, insan papillom virüsü, cinsel ilişki ile bulaşan genital siğillere neden olan virüs (rahim ağzı kanserine de neden olabilir)

HQ : English Turkish

genel merkez, ana komuta merkezi, merkezi komuta, operasyon merkezi

HR : English Turkish

"hour (saat)", saat, 60 dakikalık zaman dilimi; zaman dilimi

HR MANAGEMENT : English Turkish

n. HRM, İnsan Kaynakları Yönetimi, insan gücü denetimi, insan gücünün doğru yönetilmesiyle ilgili olan alan, insan kaynakları yönetimi

HR MANAGER : English Turkish

n. insan kaynakları müdürü, insan kaynakları yöneticisi, bir işletmede/şirkette ya da başka kurumda personel konularını ele alan kişi (işe alma, eğitim, işten çıkarma, vs. gibi); insan gücünün doğru yönetilmesinden sorumlu olan kişi

HRADEC KRALOVE : English Turkish

Hradec Kralove, Çek Cumhuriyeti'nin kuzey orta kısmında bulunan şehir

HRM : English Turkish

İnsan Kaynakları Yönetimi, insan gücü denetimi, insan gücünün doğru yönetilmesiyle ilgili olan alan, insan kaynakları yönetimi

HRODNA : English Turkish

n. Hrodna, Belarus'ta bir şehir (ayrıca Grodno diye adlandırılır)

HRS : English Turkish

"hours (saatler)", saatler, 60 dakikalık zaman diliminden daha uzun

HRT : English Turkish

Hormon Replasman Tedavisi, eksik ya ha hiç olmayan hormonların yerini almak için bir hastanın ilaç takviyeleri aldığı tıbbi tedavi (menopoz sırasında ya da sonrasında kadınları tedavi etmek için sıkça kullanılır)

HS : English Turkish

"hora somni (yatarken)" , yatarken, (Latince) uyumadan önce, yatma zamanı (Tıp ve Eczacılık)

HSI : English Turkish

enk canlılığı yoğunluğu, renklerin yoğunluğu canlılık ve renk miktarlarına göre gösterme yöntemi (Bilgisayar)

HSIK : English Turkish

ne bileyim ben, cevabı nereden bilmem gerekir? (İnternet argosu)

HT : English Turkish

Hyper Threading, (Bilgisayar) Intel tarafından üretilen Pentium 4 mikro mimarisinde aynı zamanda gerçekleşen çok izlekli teknoloji

HTH : English Turkish

unun yardımcı olacağını ümit ediyorum, bunun yardımcı olduğunu umuyorum, bunun yararlı olacağını umuyorum (İnternet Argosu)

HTM : English Turkish

HTM, köpru metni biçimlendirme, web sayfası yazım dili dosyasını genişletme (Bilgisayar)

HTML : English Turkish

HTML, köprü metni biçimlendirme dili, İnternet web sitelerinde sayfa yamak için kullanılan dil (Bilgisayar)

HTTP : English Turkish

HTTP, hipermetin aktarma protokolü, İnternet'te web sayfalarında göz gezdirmek için kullanılan protokol (Bilgisayar)